İHLÂS NEDİR?
1 sayfadaki 1 sayfası
İHLÂS NEDİR?
İHLÂS NEDİR?
Hikmet sahibi bir zat “İhlâslı kimdir?” denildiği zaman: “İhlâslı, kötülüklerini gizlediği gibi iyiliklerini de gizleyendir.” cevabını vermiştir.
Bazılarına: İhlâsın en son noktası (zirvesi) nedir? demişler. Onlar da: “İnsanların seni övmelerinden hoşlanmamaktır.” demişlerdir.
Zünnûn-i Mısrî Hazretlerine: “Kişi kendisinin, Hz. Allâh’ın saf ve temiz, onun seçtiği havâs kullarından olduğunu ne zaman bilir?” demişler.
O da cevaben, dört şeyle bilebilir, demiş:
1- Rahattan uzaklaştığı zaman, yani rahatı terk ettiği zaman,
2- Az bile olsa elinde olandan sadaka vermekle.
3- Sâhip olduğu dünyâlık makam ve mevkinin düşmesini istemekle,
4- İnsanların kendisini övmesi ve kötülemesi onun yanında müsavi olduğu zaman.”
Cenâb-ı Hak, Adn Cenneti’ni ve orada hiçbir gözün görmediği, hiçbir kulağın işitmediği ve insanın aklına bile gelmeyen nimetleri yarattı. Sonra da: “Ey Adn Cenneti, konuş!” buyurdu. Adn Cenneti üç defa: “İman edenler kurtuluşa ermiştir.” dedi ve sonra: “Ben, cimrilere, münâfıklara ve riyâkârlara haramım.” dedi. (Tenbîhü’l-Gâfilîn
EVLİYÂNIN ÖLÜMÜ GÂFİLLERİN GÖZÜNDEN KAYBOLMAKTIR
Allâme Seyyid Ahmed Dahlân (rah.) “Takrîbü’l-Usûl li-Teshîli’l-Vüsûl” adlı kitabında şöyle diyor: Ariflerden birçoğu, açıkça ifade etmişlerdir ki, bir velînin vefatından sonra, ruhu müridleriyle alakadar olur ve onlar için bu zâtın bereketi ile nurlar ve feyizler meydana gelir. Seyyid Abdullah bin Aleviyyü’l-Haddâd (k.s.) buyurmuştur ki:
“Veli, kendisine bağlı kimselerle alakadar olur. Vefâtından sonra, kendisine irtibatı bulunanlara itinası, onlara hayatında olan itinasından daha fazladır. Zîrâ o, hayatta iken ilâhî emirlerle meşgul bulunmakta idi. Vefatından sonra, mükellefiyetlerden kurtulmuş olmaktadır.”
Allâh’ın velî kulları vefat ettikleri zaman, onların ancak sûretleri kaybolur. Hakikatleri mevcuttur. Onlar, kabirlerinde diridirler. Bir veli, kabrinde diri olduğuna göre ilminden, aklından ve rûhânî kuvvetlerinden bir şey kaybolmaz.
Bilakis onların ruhları; ölümlerinden sonra basîret, ilim, rûhânî hayat ve Allâh’a yönelmede mertebe kateder. Onların ruhları bir şey talep etmek için Allâh’a yönelse, noksanlıktan münezzeh bulunan Allâhü Teâlâ, onlara, o şeyi ikram eder. (Şevâhidü’l-Hak, Nebhânî
Hikmet sahibi bir zat “İhlâslı kimdir?” denildiği zaman: “İhlâslı, kötülüklerini gizlediği gibi iyiliklerini de gizleyendir.” cevabını vermiştir.
Bazılarına: İhlâsın en son noktası (zirvesi) nedir? demişler. Onlar da: “İnsanların seni övmelerinden hoşlanmamaktır.” demişlerdir.
Zünnûn-i Mısrî Hazretlerine: “Kişi kendisinin, Hz. Allâh’ın saf ve temiz, onun seçtiği havâs kullarından olduğunu ne zaman bilir?” demişler.
O da cevaben, dört şeyle bilebilir, demiş:
1- Rahattan uzaklaştığı zaman, yani rahatı terk ettiği zaman,
2- Az bile olsa elinde olandan sadaka vermekle.
3- Sâhip olduğu dünyâlık makam ve mevkinin düşmesini istemekle,
4- İnsanların kendisini övmesi ve kötülemesi onun yanında müsavi olduğu zaman.”
Cenâb-ı Hak, Adn Cenneti’ni ve orada hiçbir gözün görmediği, hiçbir kulağın işitmediği ve insanın aklına bile gelmeyen nimetleri yarattı. Sonra da: “Ey Adn Cenneti, konuş!” buyurdu. Adn Cenneti üç defa: “İman edenler kurtuluşa ermiştir.” dedi ve sonra: “Ben, cimrilere, münâfıklara ve riyâkârlara haramım.” dedi. (Tenbîhü’l-Gâfilîn
EVLİYÂNIN ÖLÜMÜ GÂFİLLERİN GÖZÜNDEN KAYBOLMAKTIR
Allâme Seyyid Ahmed Dahlân (rah.) “Takrîbü’l-Usûl li-Teshîli’l-Vüsûl” adlı kitabında şöyle diyor: Ariflerden birçoğu, açıkça ifade etmişlerdir ki, bir velînin vefatından sonra, ruhu müridleriyle alakadar olur ve onlar için bu zâtın bereketi ile nurlar ve feyizler meydana gelir. Seyyid Abdullah bin Aleviyyü’l-Haddâd (k.s.) buyurmuştur ki:
“Veli, kendisine bağlı kimselerle alakadar olur. Vefâtından sonra, kendisine irtibatı bulunanlara itinası, onlara hayatında olan itinasından daha fazladır. Zîrâ o, hayatta iken ilâhî emirlerle meşgul bulunmakta idi. Vefatından sonra, mükellefiyetlerden kurtulmuş olmaktadır.”
Allâh’ın velî kulları vefat ettikleri zaman, onların ancak sûretleri kaybolur. Hakikatleri mevcuttur. Onlar, kabirlerinde diridirler. Bir veli, kabrinde diri olduğuna göre ilminden, aklından ve rûhânî kuvvetlerinden bir şey kaybolmaz.
Bilakis onların ruhları; ölümlerinden sonra basîret, ilim, rûhânî hayat ve Allâh’a yönelmede mertebe kateder. Onların ruhları bir şey talep etmek için Allâh’a yönelse, noksanlıktan münezzeh bulunan Allâhü Teâlâ, onlara, o şeyi ikram eder. (Şevâhidü’l-Hak, Nebhânî
Similar topics
» Doğruluk nedir? Mürüvvet nedir?
» Doğruluk nedir? Mürüvvet nedir?
» İhlas Suresi Okumak
» İHLAS HOLDİNG taban
» İhlas Hatmini. Ehemmiyeti
» Doğruluk nedir? Mürüvvet nedir?
» İhlas Suresi Okumak
» İHLAS HOLDİNG taban
» İhlas Hatmini. Ehemmiyeti
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz