Kul yâ eyyühe’l-kâfirûn” Sûresi’ni okuyan birini işitince

[Admin]

Resûlullah Efendimiz (sallallâhü aleyhi ve sellem), “Kul yâ eyyühe’l-kâfirûn” Sûresi’ni okuyan birini işitince “Şu zât muhakkak şirkten berî oldu, kurtuldu” buyurdu. “Kul hüvallâhü ehad” Sûresi’ni okuyan birini işitti de: “Muhakkak şu zâtın günahları bağışlandı” buyurdular.

Bu sûre-i celîlenin fazîletli olması mârifetullahtan bahsettiği içindir. Kula ilk vacip olan mârifetullahtır; Rabbini bilmektir.


VELİLERİN DİLİNDEN
Naklederler ki, Cüneydi bağdadi Hz.lerinin bütün müritlerinden daha fazla sevip değer ver-
diği bir müridi vardı. Diğer müridler, onun halini
kıskanıyorlardı. Ferasetiyle bunu anlayan Şeyh,
- Onun edebi ve anlayışı hepinizinkinden
fazla olduğundan nazarımızı ona çevirmişizdir.
Bu durumun sizede malum olması için imtihan
yapacağım, deyip kendisine 20 kuş getirmeleri-
ni emretti.
Sonra, "Her biriniz bir kuş alarak hiç kimse-
nin görmediği bir yere gidiniz. Kuşları orada bo-
ğazlayıp getiriniz." dedi.
Müritlerin her biri, bir kuş alıp gitti, kesti ve
geri geldi. Sadece o mürid, kuşu kesmeden sağ
olarak geri getirdi. Şeyh sordu:
--Niçin kuşu kesmedin? Mürid,
-- Çünkü Şeyh, hiç kimsenin görmediği yerde
kesmemizi emretmişti ve ben her nereye gittim
se Allahü Teala'yı (orada hazır ve nazır) gör-
düm, dedi. Şeyh,
- Bunun nasıl bir idrak ve irfana sahip oldu-
ğunu ve bu bakımdan diğerleriyle arasındaki far
kı gördünüz mü? dedi. Bunun üzefine müridler,
yaptıklarına pişman olup af ve özür dilediler.
Cüneydi Bağdadi Hz. lerinden vecizeler:
---Fütüvvet suriye'de, hitabet ırak'ta, dürüstlük
Horasan'dadır.
---Bu yolda "Kuttaı-ttarik" yol kesenler pek çok-
tur. Ama bu yolda kurulan başlıca tuzak 3 tür:
Mekr-İstidraç-kahır ve lütuf tuzamları. Sonun-
cusuna nihayet yoktur. Şimdi tuzamları yekdi-
ğerinden ayıran bir mürid gerek.
-- Rahmani nefes ruhun derinliklerinden estimi,
kalbin nefesini öldürür. Geçtiği her şeyi yakar.
"Her şey" tabirine arşta girer.
-- Bütün ömrü boyunca bir an huzuru yakalaya-
bilene ne mutlu.
-- Meclislerin en şereflisi ve en yücesi, tevhid
meydanında tefekkürle oturmaktır.
-- Hazreti peygamberin (s.a.v.) (sünnetine uyan
ve yolundan ayrılmayıp izini adım adım takib
edenlerin tuttukları) yolu hariç, Hakka giden
yolların hepsi halk için kapalıdır. ( Bahismev-
zu şartlara sahip olanlar için bütün hayır yol-
ları açıktır.) (Sülemi s.159)
--- Kur'an ezberleyip hadis bellemeyenleri bu yol
da örnek almayınız. Çünkü bizim bu ilmimiz
kitab ve sünnetle kayıtlıdır. (Kuşeyri ris.s140
--- Nefsin tahriki ile şeytanın vesvesesi arasın-
daki fark şudur: Nefis bir şeyi istedimi onda
ısrar eder. Onu bundan men edince, bir süre
sonra da olsa yine aynı isteğine döner ve
muradına nail olana kadar buna devam eder
ama şeytan seni bir şeye davet eder de sen
bunun zıddı olan bir şeyi yaptın mı, artık o se
ni buna davet etmekten vazgeçer. (Başka bir
şeye tahrik eder. Zira iblisin maksadı sana
belli bir günahı deği, her hangi bir günahı
yaptırmaktır.)
[TEZKİRATÜL-EVLİYA FERİDÜDDİN'İ ATTAR]
Necmi gürses alıntı
İMAM'I RABBANİ HAZRETLERİNDEN (K.S.)
İkinci bin yılın müceddidi İmam'ı Rabbani Ahmed Faruki Hazretleri buyurdular:
"Kıyamete kadar bizim silsilemize girecekle-
rin tamamının isimlerini Hz.Allah bana bildirdi.
Benim nisbetim kıyamete kadar evlatlarım vası-
tasıyla devam edecektir. İmam Mehdi de bu nis
beti-şerife üzerine olacaktır.
[Elkevakibü'd- Dürriyye]
" Bu tarikata girip de adabına riayet etmeyen
bidatler ihdas eden, bu yolda çok şey kaybeder
ve hüsrana uğrar."
İmam'ı Rabbani Hz. talebelerine zikre devam etmelerini söyler ve "Bu dünya amel işle
me yeridir, tohum ekilecek tarladır. Bu kalb huzu
runu, ahkamı islamiyyeye uygun zahiri ameller-
le bir arada bulundurmaya çok gayret ve dikkat
ediniz." buyururlardı.
Bir kimse havada uçsa veya su üzerinde yü-
rüse fakat müstehablardan birini terk etse onun
bu taifede zerre mikdarı kıymeti yoktur.
"Zekat niyetiyle bir kuruşu bir fakire vermek
başka bir niyetle binlerce kuruş vermekten daha faziletlidir. Zira bu, bir farzın edasıdır. Diğe
ri ise bir nafileyi yerine getirmektir."
" Akıllı kimsenin yapması gereken, hayatının sayılı günlerini Hz. Allahın razı olacağı işlere sarfetmektir.(harcamaktır) Allahü Teala kulunun yaptıklarından razı olmazsa bu nasıl bir hayattır?"
" Ders okutmak ve fetva vermek, ancak Allah (c.c.) rızası için olursa ve makam ve mev-
ki sevgisinden, mal ve mertebe elde etme hırsından uzak olursa fayda verir."
" Büyük zatların birinden şöyle işitmiştim:
Bir şeyhden nakledilen bir duadaki hatay, o şeyhe tabi olanlar aynı hata ile okurlarsa tesirli olur. Doğrusunu okusalar müessir olmaz. Alla-
hım ölüm bizi uyandırmadan önce sen bizi gaf-
letten uyandır."
[MEBDE' VE MEAD RİSALESİ]
Alıntı Necmi gürses.