GÖBEK YAĞI KALP ZARINIDA YAĞLANDIRIYOR
GÖBEK YAĞI KALP ZARINIDA YAĞLANDIRIYOR
GÖBEK YAĞI KALP ZARINIDA YAĞLANDIRIYOR
göbek yağı, kalp zarı, göbek yağı kalp zarını yağlandırıyor
Kalp krizinin yüzde 60'ının görünürde sağlık sorunu olmayan ama göbekli insanların geçirdiğine dikkat çeken Metabolik Sendrom Derneği yönetim kurulu üyeleri, "Göbekli olmak hastalığa ve ölüme davetiye çıkarıyor" uyarısını yaptı. ANTALYA-Göbekteki yağ kalp krizini tetikliyor. Göbeği olan insanlarda kan şekeri değerininin, tansiyonun ve kolesterolün yükseldiğine dikkat çeken Metabolik Sendrom Derneği yönetim kurulu üyeleri, "Göbeğiniz varsa ama sağlık şikayetiniz yoksa da bu sağlıklı olduğunuz anlamına gelmiyor. Her an kalp krizi geçirebilirsiniz" uyarısını yaptı. Uzmanlar halkı beyaz pirinçle yapılan pilavdan dönüp bulgur pilavı tüketmeye ve beyaz ekmek tüketmekten vazgeçmeye çağırdı. Toplumda her 10 kişiden birinde gizli şeker olduğuna dikkat çeken Dernek Başkanı Prof. Dr. Aytekin Oğuz bilim insanları, bu risk faktörünün de kalp krizine davetiye çıkardığını hatırlattı. Metabolik Sendrom Derneği'nin 7. 'Metabolik Sendrom Sempozyumu' Antalya Belek'te yapıldı. Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Dalı'ndan Prof. Dr. Sadi Güleç, metabolik sendromun temelinde yatan şeyin bel çevresi kalınlığı olduğuna işaret etti. Prof. Dr. Güleç, şöyle konuştu: "Bel çevresinde toplanan yağlar vücuda daha çok zarar veriyor. Bel çevresindeki yağlardan salgılanan maddeler kalbe ve damarlara çok zararlı. Kalp krizlerinin yüzde 90'ının sebebi kolesterol, şeker, sigara ve tansiyonla izah edilebilir. Bunlar olmasaydı kalp krizi geçirenlerin yüzde 90'ı ölmeyecekti. Bunlar önlenebilir sebepler, önlenebilir sebeplerden de ölüm izah edilemez. Bu, kaza olacağı kesin bir arabanın içinde emniyet kemeri takmamak gibi bir şey. Kalp krizlerinin yüzde 60'ı hiç sağlık şikayeti olmayanların başına geliyor. Şikayet olmaması sağlıklı olduğunuz anlamına gelmiyor. 3 önlenebilir sebebin hepsi göbeklilikte var. Göbeği olan insanda şeker değerleri bozuluyor, yüksek tansiyon ve kolesterol oluyor. Daha önceleri göbekli olmak estetik bir kaygı olarak ele alınırdı ancak, göbekli olmak hastalığa ve dolayısıyla ölüme davetiye çıkarıyor." DİYABETE DİKKAT PURE Türkiye Sağlık Çalışması sonucuna göre 10 kişiden 1'inin diyabet hastası olmamasına rağmen kalp krizi geçirme riski taşıdığını söyleyen Metabolik Sendrom Derneği Başkanı Prof. Dr. Aytekin Oğuz, şöyle konuştu: "Yapılan çalışmaya göre 35 yaş üstü 4 kişiden birinin kan şekeri değeri normal sınırda değildir. Her diyabetliden 3'ü kan şekerini kontrol edememektedir. Diyabet sıklığı 50 yaşından sonra artış göstermektedir, 60 yaşından sonra oran yüzde 30'lara çıkmıştır. En riskli şey farklı yaklaşımlarla obezite ile mücadele etmek. Şu ana kadar şişmanları zayıflatacak mucize bir ilaç bulunamadı, bu ilaçların kullanımını onaylamıyoruz." MUTFAKTA YASAKLI YİYECEKLER LİSTESİ Metabolik Sendrom Derneği Genel Sekreteri Prof. Dr. Yüksel Altuntaş ise, karın bölgesi yağlanan kişilerin kalp zarlarının da yağlandığını belirterek, en zararlı yağ dokusunun kalbin etrafındaki yağ dokusu olduğunu söyledi. Prof. Dr. Altuntaş, toplumun 3'te 2'sinin insülin direnci olduğunu, 1997'ye kadar diyabet sınırı kan şekerinin 140 olduğunu ifade ederek, "Şimdi 100'e indi. Türkiye'de mutfak alışkanlığı değişmeli. Pirinç pilavının kan şekerini yükseltme hızı fazla. Türk halkı geleneksel yemeği bulgura dönmeli, bunu da sebzeyle pişirmeli. Beyaz ekmeğin sofradan kalkması gerekiyor" dedi. MAKARNA VE HAMUR İŞİNİ YÜZDE 50 AZALTIN Metabolik Sendrom Derneği Yönetim Kurulu üyesi Prof. Dr. Kubilay Karşıdağ da, asla yenilmeyecekler listesinde sofra şekeri ve bundan yapılan her ürünün bulunduğuna işaret etti. Karşıdağ, şöyle devam etti: "Şeker, mayonez, ketçap, cips ve meyve suyu tüketilmemeli. Ekmek yemeğinsuyuna batırılıp yenilmemeli. Makarna, pilav, ekmek, kızartma ve hamur işleri tüketimi yüzde 50 azaltılmalı. Az ve sık beslenilmeli. Günde 3-5 öğün meyve tüketilmeli. Öğle ve aşkam mutlaka salata yenilmeli. Yağı azaltılmış yoğurt, peynir ve süt tüketilmeli. 2 maymun üzerinde yapılan bir araştırmadan da örnek veren Prof. Dr. Karşıdağ şunları söyledi: "Kardeş iki maymunu alıp, aynı ortama koyuyorlar, yaşam şartları ve yemek çeşitleri aynı. İkisine de 2 bin kaloriye eşdeğer yemek veriliyor ve 20 yıl takip ediyorlar. Birinin yaşlanmadığı görülüyor, hareketli davrandığı ve kireçlenmesi olmadığı görülüyor, kanında kolesterol değeri normal bulunuyor. Diğerine ise verilen yemeğin miktarı yüzde 30 artırılıyor. Bu maymunda ise 20 yıl sonra sırtta kamburlaşma, kireçlenme görülüyor, hareketleri yavaşlıyor. Daha az kalori verilen hayvan daha genç görünüyor."
göbek yağı, kalp zarı, göbek yağı kalp zarını yağlandırıyor
Kalp krizinin yüzde 60'ının görünürde sağlık sorunu olmayan ama göbekli insanların geçirdiğine dikkat çeken Metabolik Sendrom Derneği yönetim kurulu üyeleri, "Göbekli olmak hastalığa ve ölüme davetiye çıkarıyor" uyarısını yaptı. ANTALYA-Göbekteki yağ kalp krizini tetikliyor. Göbeği olan insanlarda kan şekeri değerininin, tansiyonun ve kolesterolün yükseldiğine dikkat çeken Metabolik Sendrom Derneği yönetim kurulu üyeleri, "Göbeğiniz varsa ama sağlık şikayetiniz yoksa da bu sağlıklı olduğunuz anlamına gelmiyor. Her an kalp krizi geçirebilirsiniz" uyarısını yaptı. Uzmanlar halkı beyaz pirinçle yapılan pilavdan dönüp bulgur pilavı tüketmeye ve beyaz ekmek tüketmekten vazgeçmeye çağırdı. Toplumda her 10 kişiden birinde gizli şeker olduğuna dikkat çeken Dernek Başkanı Prof. Dr. Aytekin Oğuz bilim insanları, bu risk faktörünün de kalp krizine davetiye çıkardığını hatırlattı. Metabolik Sendrom Derneği'nin 7. 'Metabolik Sendrom Sempozyumu' Antalya Belek'te yapıldı. Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Dalı'ndan Prof. Dr. Sadi Güleç, metabolik sendromun temelinde yatan şeyin bel çevresi kalınlığı olduğuna işaret etti. Prof. Dr. Güleç, şöyle konuştu: "Bel çevresinde toplanan yağlar vücuda daha çok zarar veriyor. Bel çevresindeki yağlardan salgılanan maddeler kalbe ve damarlara çok zararlı. Kalp krizlerinin yüzde 90'ının sebebi kolesterol, şeker, sigara ve tansiyonla izah edilebilir. Bunlar olmasaydı kalp krizi geçirenlerin yüzde 90'ı ölmeyecekti. Bunlar önlenebilir sebepler, önlenebilir sebeplerden de ölüm izah edilemez. Bu, kaza olacağı kesin bir arabanın içinde emniyet kemeri takmamak gibi bir şey. Kalp krizlerinin yüzde 60'ı hiç sağlık şikayeti olmayanların başına geliyor. Şikayet olmaması sağlıklı olduğunuz anlamına gelmiyor. 3 önlenebilir sebebin hepsi göbeklilikte var. Göbeği olan insanda şeker değerleri bozuluyor, yüksek tansiyon ve kolesterol oluyor. Daha önceleri göbekli olmak estetik bir kaygı olarak ele alınırdı ancak, göbekli olmak hastalığa ve dolayısıyla ölüme davetiye çıkarıyor." DİYABETE DİKKAT PURE Türkiye Sağlık Çalışması sonucuna göre 10 kişiden 1'inin diyabet hastası olmamasına rağmen kalp krizi geçirme riski taşıdığını söyleyen Metabolik Sendrom Derneği Başkanı Prof. Dr. Aytekin Oğuz, şöyle konuştu: "Yapılan çalışmaya göre 35 yaş üstü 4 kişiden birinin kan şekeri değeri normal sınırda değildir. Her diyabetliden 3'ü kan şekerini kontrol edememektedir. Diyabet sıklığı 50 yaşından sonra artış göstermektedir, 60 yaşından sonra oran yüzde 30'lara çıkmıştır. En riskli şey farklı yaklaşımlarla obezite ile mücadele etmek. Şu ana kadar şişmanları zayıflatacak mucize bir ilaç bulunamadı, bu ilaçların kullanımını onaylamıyoruz." MUTFAKTA YASAKLI YİYECEKLER LİSTESİ Metabolik Sendrom Derneği Genel Sekreteri Prof. Dr. Yüksel Altuntaş ise, karın bölgesi yağlanan kişilerin kalp zarlarının da yağlandığını belirterek, en zararlı yağ dokusunun kalbin etrafındaki yağ dokusu olduğunu söyledi. Prof. Dr. Altuntaş, toplumun 3'te 2'sinin insülin direnci olduğunu, 1997'ye kadar diyabet sınırı kan şekerinin 140 olduğunu ifade ederek, "Şimdi 100'e indi. Türkiye'de mutfak alışkanlığı değişmeli. Pirinç pilavının kan şekerini yükseltme hızı fazla. Türk halkı geleneksel yemeği bulgura dönmeli, bunu da sebzeyle pişirmeli. Beyaz ekmeğin sofradan kalkması gerekiyor" dedi. MAKARNA VE HAMUR İŞİNİ YÜZDE 50 AZALTIN Metabolik Sendrom Derneği Yönetim Kurulu üyesi Prof. Dr. Kubilay Karşıdağ da, asla yenilmeyecekler listesinde sofra şekeri ve bundan yapılan her ürünün bulunduğuna işaret etti. Karşıdağ, şöyle devam etti: "Şeker, mayonez, ketçap, cips ve meyve suyu tüketilmemeli. Ekmek yemeğinsuyuna batırılıp yenilmemeli. Makarna, pilav, ekmek, kızartma ve hamur işleri tüketimi yüzde 50 azaltılmalı. Az ve sık beslenilmeli. Günde 3-5 öğün meyve tüketilmeli. Öğle ve aşkam mutlaka salata yenilmeli. Yağı azaltılmış yoğurt, peynir ve süt tüketilmeli. 2 maymun üzerinde yapılan bir araştırmadan da örnek veren Prof. Dr. Karşıdağ şunları söyledi: "Kardeş iki maymunu alıp, aynı ortama koyuyorlar, yaşam şartları ve yemek çeşitleri aynı. İkisine de 2 bin kaloriye eşdeğer yemek veriliyor ve 20 yıl takip ediyorlar. Birinin yaşlanmadığı görülüyor, hareketli davrandığı ve kireçlenmesi olmadığı görülüyor, kanında kolesterol değeri normal bulunuyor. Diğerine ise verilen yemeğin miktarı yüzde 30 artırılıyor. Bu maymunda ise 20 yıl sonra sırtta kamburlaşma, kireçlenme görülüyor, hareketleri yavaşlıyor. Daha az kalori verilen hayvan daha genç görünüyor."
Similar topics
» GÖBEK YAĞINDAN VE SELÜLİTLERDEN KURTULMANIN YOLU
» GÖBEK YAĞINDAN KURTARAN SALATALIK ÇAYI ZAYIFLATIYOR
» Bilimsel olarak ispatlanmış 6 göbek eritme yöntemi
» GÖBEK YAĞINI ERİTEN BESİNLER
» Göbek üzerine dökülen yağlar
» GÖBEK YAĞINDAN KURTARAN SALATALIK ÇAYI ZAYIFLATIYOR
» Bilimsel olarak ispatlanmış 6 göbek eritme yöntemi
» GÖBEK YAĞINI ERİTEN BESİNLER
» Göbek üzerine dökülen yağlar
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz