SİGARADAN SONRA EN ÖNEMLİ ÖLÜM NEDENİ ŞİŞMANLIK

[Admin]

Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi öğretim üyelerinden Prof. Dr. Kemal Balcı, şişmanlığın başta şeker ve kalp damar hastalıkları olmak üzere çok sayıda sağlık sorununu beraberinde getirdiğini, sigaradan sonra en önemli ölüm nedeni olarak şişmanlığın yol açtığı hastalıkların görüldüğünü söyledi.

Prof. Dr. Balcı, ''Şişmanlık ve Oluşturduğu Sorunlar'' adıyla Antalya Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen bilgilendirme toplantısında yaptığı konuşmada, Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre dünyada şişmanların giderek çoğalmaya başladığı bir yöne gittiğini ve gelişmiş ülkelerde daha çok şişman kişinin yaşadığını bildirdi. Vücuttaki yağ artışını obezite-şişmanlık olarak tanımlayan Prof. Dr. Balcı, şişmanlayan kişide kalp, karaciğer, beyin, kas gibi çok sayıda organın dokusunda yağ oluşmaya başladığını ve yağlanan organların da işlevlerini tam olarak yerine getirememesiyle sağlık sorunlarının baş gösterdiğini anlattı. Prof. Dr. Kemal Balcı, 1995 yılında dünyada 200 milyon olan şişman insan sayısının 2000 yılında 300 milyonu aştığını ve 2005 yılından itibaren de şişmanlığın çok önemli bir sağlık sorunu olarak kabul edildiğini belirtti.

Şişman kişilerin, kilosu normal kişilere göre üç kat daha fazla hasta olma şansı bulunduğunu, şişmanların yüzde 60'ının şeker hastalığına yakalandığını anlatan Prof. Dr. Balcı, Sağlık Bakanlığı verilerine göre Türkiye'de 8.5 milyon dolayında şişman insan bulunduğunu dile getirerek, şu bilgileri verdi: ''Sigaradan sonra en önemli ölüm nedeni şişmanlığın yol açtığı hastalıklardır. Sağlık harcamalarının yüzde 10'unu şişmanlığın yol açtığı hastalıkların tedavisine harcanan paralar oluşturuyor. Yalnızca bunun ABD'deki maliyeti 100 milyar dolar. Türkiye'de de ciddi önlemler alınmazsa şişmanlık oranı çok yakın zamanda yüzde 30'lara çıkacak. Zaten bugünkü şişmanlama eğilimi bu hızla sürerse bazı tahminlere göre 2036 yılında dünyadaki insanların tamamı şişman olacak.'' Balcı şişmanlığa yol açan nedenlerin başında beslenme alışkanlığı geldiğini, çocuklukta başlayan dengesiz beslenmenin şişmanlığı artıran en önemli etken olduğunu vurguladı ve hareketsizlik, hızlı tüketilen doyma etkisi az yüksek kalorili besinlerin alınması, günlük yaşamın getirdiği gerginlikler ve çevresel etkilerin şişmanlığa zemin oluşturduğunu anlattı.

Şişmanlığın tedavi maliyetinin sürekli arttığını tekrarlayan Prof. Dr. Balcı, ''Şişmanlıktan kaçınmak için beslenme ve yaşam tarzı alışkanlığını ömür boyu sürecek şekilde değiştirmek gerekiyor'' dedi. Prof. Dr. Balcı, kısa süreli beslenme alışkanlığını değiştirerek diyet yöntemiyle verilen kiloların şişmanlığa çare olmadığını, bu kiloların diyetin bırakılmasıyla tekrar alındığını ve ikinci kez kilo vermenin ilkinden daha zor olduğunu vurguladı.

Toplantıda söz alan diyetisyen Gülşah Bulut da şişmanlamamak için dengeli beslenmenin öneminden bahsetti.

Günlük yaşamda yeme ve hareket alışkanlıklarında yapılacak küçük değişikliklerin önemli olduğunu anlatan Bulut, bu bağlamda yemek öğünlerinin üç yerine dörde, beşe çıkarılmasını, meyve, sebze ve posalı yiyeceklere ağırlık verilmesini, düzenli hareket yapılmasını, karbonhidratlı ve proteinli yiyeceklerin bir arada ama dengeli olarak alınması gerektiğini kaydetti.