İlim öğrenen herhangi bir talebe, âlimin kapısına gidip geldiğinde
İlim öğrenen herhangi bir talebe, âlimin kapısına gidip geldiğinde
عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ رَضِيَ اللَّهُ تَعَالَى عَنْهُ ، قَالَ : قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ : " مَنْ أَحَبَّ أَنْ يَنْظُرَ إِلَى عُتَقَاءِ اللَّهِ مِنَ النَّارِ ، فَلْيَنْظُرْ إِلَى الْمُتَعَلِّمِينَ ،
"Kim, Allâhü Teâlâ hazretlerinin cehennem ateşinden azat ettiği kişilere bakmayı severse; ilim öğrenenlere (şer’i ilimlerin talebelerinin yüzüne) baksın!
فَوَالَّذِي نَفْسُ مُحَمَّدٍ بِيَدِهِ ، مَا مِنْ مُتَعَلِّمٍ يَخْتَلِفُ إِلَى بَابِ الْعَالِمِ إِلَّا
Nefsim kudret elinde olan Allâhü Teâlâ hazretlerine yemin ederim ki. İlim öğrenen herhangi bir talebe, âlimin kapısına gidip geldiğinde, muhakkak ki, Allâhü Teâlâ hazretleri
كَتَبَ اللَّهُ لَهُ بِكُلِّ قَدَمٍ ، عِبَادَةَ سَنَةٍ ، o kişiye her adımına bir senelik sevabını yazar
وَبَنَى لَهُ بِكُلِّ قَدَمٍ مَدِينَةً فِي الْجَنَّةِ ، o kişiye her adımına karşılık, cennette bir şehir yaratır
وَيَمْشِي عَلَى الْأَرْضِ وَالْأَرْضُ تَسْتَغْفِرُ لَهُ ، İlim talebesi, yeryüzünde yürür; yeryüzü de onun için tevbe ve istiğfarda bulunur.
وَيُمْسِي وَيُصْبِحُ مَغْفُورًا لَهُ ، İlim talebesi, günahları kendisi için bağışlanmış olduğu halde akşamlar ve sabahlar.
وَشَهِدَتْ لَهُ الْمَلَائِكَةُ Ve bütün melekler onlar için şahadet ederler
وَيَقُولُونَ هَؤُلَاءِ عُتَقَاءُ اللَّهِ مِنَ النَّارِ " . “onlar (ilim talebeleri) cehennem azabından azat olunmuşlardır” derler'
وَيُمْسِي وَيُصْبِحُ مَغْفُورًا لَهُ ، İlim talebesi, günahları kendisi için bağışlanmış olduğu halde akşamlar ve sabahlar.
وَشَهِدَتْ لَهُ الْمَلَائِكَةُ Ve bütün melekler onlar için şahadet ederler
وَيَقُولُونَ هَؤُلَاءِ عُتَقَاءُ اللَّهِ مِنَ النَّارِ " . “onlar (ilim talebeleri) cehennem azabından azat olunmuşlardır” derler'
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz