PRESENT CONTINUOUS TENSE
PRESENT CONTINUOUS TENSE
PRESENT CONTINUOUS TENSE
ŞİMDİKİ ZAMAN ( DEVAM EDEN )
Present Continuous Tense, Türkçemizdeki Şimdiki Zaman’ın hemen hemen aynı karşılığıdır. Biraz farklı kullanımları vardır.
Bu zamanın kurallar haricinde dikkat edilmesi gereken husus şudur.
Kullanılan be yardımcı fiili, yani şahıslara göre am, is, are kelimeleri cümle içerisinde kelime olarak içbir mana ifade etmezler. Bunların tek vazifeleri yardımcılıktır. İçinde bulunduğu cümlenin zamanını tayin ederler.
1. Structure : Yapı
I am ( ‘m ) going. Gidiyorum.
He
She
It
Ahmet
Ayşe
The cat is ( ’s ) Gidiyor. ( O erkek gidiyor. )
Gidiyor. ( O kız gidiyor. )
Gidiyor. ( O cansız veya hayvan gidiyor. )
Ahmet gidiyor.
Ayşe gidiyor.
Kedi gidiyor.
We
You
They
Ali and Kemal
The children are ( ‘re ) Gidiyoruz.
Gidiyorsun. Gidiyorsunuz.
Gidiyorlar.
Ali and Kemal gidiyor.
Çocuklar gidiyor.
2. Negative : Olumsuz
Olumsuz yaparken
I am not going. Gitmiyorum.
He
She
It is not (isn’t ) Gitmiyor.
We
You
They are not ( aren’t ) Gitmiyor / uz / sun(sunuz) / lar.
3. Question : Soru
Soru yaparken
Am I going. Gitmiyor muyum?
Is he
she
it Gitmiyor mu?
Are we
you
they Gitmiyor / mu / yuz / sun(sunuz) / lar mı?
Olumsuz soru yaparken
Am I not Aren’t I going? Gitmiyor muyum?
Is he
she
it not Isn’t he
she
it Gitmiyor mu?
Are we
you
they not Aren’t we
you
they Gitmiyor muyuz / musun(uz) / lar mı?
4. Spelling of -ing : -ing ekinin yazılışı
Görüldüğü gibi, fiillerin bu zaman içerisinde kullanılabilmesi için ing takısı almaları lazımdır. Fiiller ing takısı alırlarken uyulması gereken kurallar şunlardır.
Fiillerin ekserisine -ing takısı eklenirken bir değişiklik olmaz.
Sonu e harfi ile biten fiillerde -e düşer.
come coming
live living
leave leaving
Ancak e den önce sesli bir harf varsa e düşmez.
Sonu l harfi ile biten fiillerin l den önce tek sesli olanlarında l çift olur.
towel towelling
enamel enamelling
travel travelling
Ancak Amerikan İngilizcesinde bu fiiller tek l ile yazılır.
toweling, enameling, traveling
l den önce birden fazla sesli harf varsa l çift olmaz.
sail sailing
heal healing
pool pooling
Sonu tek bir sessiz harfle biten ve tek sesli harfi olan tek heceli fiillerde son sessiz harf çift olur.
run running
sit sitting
stop stopping
ship shipping
fit fitting
beg begging
Bu şekillerdeki fiillerden sonu x, w ve y ile bitenlerde çiftleme olmaz.
sew sewing
saw sawing
bow bowing
box boxing
fix fixing
tax taxing
say saying
buy buying
toy toying
Birden fazla heceli fiillerden son hecesinde tek sesli harf bulunan ve tek sessiz harfle biten ve de okunurken vurgusu bu son hecede olan fiillerde son sessiz harf çift olur.
en’trap en’trapping
be’get be’getting
be’set be’setting
pre’fer pre’ferring
ad’mit ad’mitting
Ancak sonu p ile biten bu tip fiillerde vurgu son hecede olmasa bile p harfi çift olur.
kidnap _________ kidnapping
Yine aynı haldeki fiillerden sonu x, w ve y ile bitenlerde çiftleme olmaz.
re’new re’newing
en’joy en’joying
emp’loy emp’loying
affix affixing
al’low al’lowing
Sonu -ie ile biten fiillerde -ie düşer ve yerine -y gelir.
tie tying
untie untying
lie lying
Sonu ic ile biten fiillere is k eklenir.
panic panicking
picnic picnicking
5. Present Continuous Tense ile cümle örnekleri
I am writing a letter. Ben mektup yazıyorum.
They are wrestling. Onlar güreşiyor.
The boy is reading a story. Çocuk hikaye okuyor.
She is washing the dishes. O bulaşıkları yıkıyor.
They aren’t sleeping. Onlar uyumuyor.
He isn’t waiting for you. O seni beklemiyor.
The man isn’t running. Adam koşmuyor.
Are you listening to the radio? Radyo mu dinliyorsunuz?
Is he painting the door? O kapıyı mı boyuyor?
What are you eating? Ne yiyorsunuz?
Where are you going? Nereye gidiyorsunuz?
6. Usage : Kullanıldığı yerler
Konuşma anında devam etmekte olan işlerin anlatılması. ( Türkçede de aynı durumda kullanım vardır. )
I am listening to the radio. Radyo dinliyorum.
They are playing football. Onlar futbol oynuyorlar.
He is writing a letter now. Şimdi mektup yazıyor.
My father is praying. Babam namaz kılıyor.
Konuşma anında yapılıyor olmasa bile o sıralarda yapılan işlerin anlatılması. ( Yine aynı kullanım Türkçede vardır.)
The man is painting our house. But he is drinking tea now. Adam evimizi boyuyor. Fakat şimdi çay içiyor.
Burada görüldüğü gibi adam konuşma anında boya yapmıyor, ama çayını bitirdikten sonra veya belki yarın boyamaya devam edecek.
Buna benzer iki misal daha görelim.
My brother is writing a book about roses. Kardeşim güller hakkında kitap yazıyor.
Our neighbours are renewing their windows. Komşularımız pencerelerini yeniliyorlar.
Bu iki olayda da sözün söylendiği an kestedilmemektedir.
Cümleyi söyleyeni veya cümlenin bahsettiği kişi ya da nesneyi yakından ilgilendiren zaman dilimlerinde olan olaylarda kullanılır. Bu kullanım da Türkçede mevcuttur.
He is studying very hard this year. He wants to pass the university exam. Bu yıl çok sıkı çalışıyor. Üniversite imtihanını kazanmak istiyor.
I am working in thet factory this summer to save money for school. Okula para biriktirmek için bu yaz o fabrikada çalışıyorum.
Bu iki cümlede görüldüğü gibi çok geniş bir zaman diliminde şimdiki zaman kullanılmaktadır.
Sabit olmayan, değişken olayların ifade edilmesinde
Everybody is growing old. Herkes yaşlanıyor.
Bu cümlede kastedilmek istenen mana yaşlanmanın herkesi içine aldığı değil, herkesin gün be gün yaşının artmasıdır.
Inflation is increasing. Enflasyon artıyor.
Bu iki cümlede de görüldüğü gibi bir değişiklik söz konusudur.
Always, continually, constantly ( daima, sürekli, hep ) gibi kelimelerle sık sık yapılan ve can sıkıcı olan işlerin anlatılmasında kullanılır.
Bu kullanımda da Türkçede rastlanmaktadır.
My husband is always reading. Kocam daima okuyor.
Burada kocasının okuma işinin aşırı oluşunu anlatmak istiyor. Bu cümlede kocasının “elinden kitap düşmüyor” manasını anlıyoruz. Bu tabiki cümleyi söyleyen kadının fikridir.
That boy is constantly speaking. O çocuk sürekli konuşuyor.
Bu cümlede yine cümleyi söyleyen kişiye göre çocuğun yerli yersiz konuşmakta, gevezelik etmekte olduğunu anlıyoruz.
I am continually breaking plates. Durmadan tabak kırıyorum.
Bu cümlede de cümleyi söyleyen kişinin belki talihsizliğine, belki sakarlığına sitem eder gibi bir hal içinde olduğunu sezebiliyoruz.
İçinde bulunduğumuz ana yakın olan gelecek zamana ait kesinlik kazanmış, her türlü ayarlamaları yapılmış olayların anlatılmasında. Bu kullanıma “gelecek için şimdiki zaman” denmektedir ve Türkçemizde buna benzer ifadelere rastlanmaktadır.
I am having dinner with the president this evening. Bu akşam başkanla yemek yiyorum.
Bu cümlede görüldüğü gibi bahsedilen zaman ( this evening ) konuşma anına göre gelecekte olan bir zamandır. Bu cümlede kesinlik kazanmış bir gelecek zaman olayını anlıyoruz.
We are playing football this Sunday. Bu pazar futbol oynuyoruz.
Yine bu cümlede de “oynayacağız” yerine “oynuyoruz” tabiri kullanılıyor, zira kesinlik kazanmış bir durum vardır.
Normalde gazete, radyo ve televizyon gibi kitle haberleşme araçlarında will / shall ile anlatılan resmi makamlara ve devlet erkanına ait plan ve programlar ( bunlar geleceğe ait olanlardır), halk arasında konuşma dilinde bahsedilirken bu zaman kullanılır.
The Minister of Education is opening a technical school in our city tomorrow afternoon. Yarın öğleden sonra Milli Eğitim Bakanı şehrimizde bir teknik okul açıyor.
Bu halk arasında söylenen bir sözdür.
7. Continuous ile kullanılmayan fiiller
Bu konuda dikkat edilmesi gereken husus şudur:
Türkçe mantığı ile hiçbir alakası olmayan bir mantık vardır. Bu mantık bazı fiillerin continuous halleri içerisinde kullanılmayışlarıdır.
Bu bahsi geçen fiiller continuous zamanlarda kullanılmaz.
Bunlar geniş zaman gibi kullanılır ama verdikleri mna şimdiki zamandır.
Türkçede bu tip fiillerde dahi biz -iyor takısını kullanabiliriz.
Bu fiillerin listesini ünitenin sonunda bulabilirsiniz. Ancak bazı fiiller mana değişikliğine göre bazen continuous olarak kullanılıyor, bazen de kullanılmıyorlar.
Bu fiilleri anlamak güç değildir. İnsanın kendi iradesii kullanarak, arzu, istek ve niyeti istikametinde yapabileceği işleri anlatmada kullandığı fiiller continuous olarak kullanılır.
I am playing football. Futbol oynuyorum.
I am writing a letter. Mektup yazıyorum.
Bu iki cümlede görüldüğü gibi oynamak ve yazmak insan iradesiyle yapabildiği işlerdir.
Ancak insanın iradesi dışında, elinde olmayarak gerçekleşen işleri anlatmada kullandığı fiiller continuous tenselerde kullanılmaz.
Bu fiiller genellikle hissiyat, duygu, düşünce ve mantık hislerini ifade etmede kullanılan fiillerdir.
I sea a car. Bir araba görüyorum.
I hear something. Bir şey duyuyorum.
Bu iki cümlede görüldüğü gibi duymak ve görmek insanın iradesi dışında gerçekleşen işlerdir. İnsan istese de istemese de duyar ve görür. Bunlar kendi elinde değildir. Bu yüzden hear ( duymak ) manasında olduğu zaman ve see ( görmek ) manasında olduğu zaman continuous tense lerde kullanılmaz.
Fakat bu iki fiil insan iradesi ile yapılabilecek olayları anlatmada kullanıldığı zaman continuous olarak kullanılabilir.
The judge is hearing the case. Hakim davayı dinliyor.
Bu cümlede görüldüğü gibi hear dinlemek manasında kullanılmıştır ve dinlemek hakimin iradesiyle yaptığı bir iştir.
I am seeing Mehmet tomorrow. Yarın Mehmet’i görüyorum.
Bu cümlede see her ne kadar Türçmezde görmek gibi tercüme edilse de buluşmak manasında kullanılmaktadır. Dolayısıyla see buluşmak manasında olunca continuous olarak kullanılıyor.
They are seeing about the old house. Eski evin icabına bakıyorlar.
The mechanic is seeing to my car. Tamirci arabama bakıyor
ŞİMDİKİ ZAMAN ( DEVAM EDEN )
Present Continuous Tense, Türkçemizdeki Şimdiki Zaman’ın hemen hemen aynı karşılığıdır. Biraz farklı kullanımları vardır.
Bu zamanın kurallar haricinde dikkat edilmesi gereken husus şudur.
Kullanılan be yardımcı fiili, yani şahıslara göre am, is, are kelimeleri cümle içerisinde kelime olarak içbir mana ifade etmezler. Bunların tek vazifeleri yardımcılıktır. İçinde bulunduğu cümlenin zamanını tayin ederler.
1. Structure : Yapı
I am ( ‘m ) going. Gidiyorum.
He
She
It
Ahmet
Ayşe
The cat is ( ’s ) Gidiyor. ( O erkek gidiyor. )
Gidiyor. ( O kız gidiyor. )
Gidiyor. ( O cansız veya hayvan gidiyor. )
Ahmet gidiyor.
Ayşe gidiyor.
Kedi gidiyor.
We
You
They
Ali and Kemal
The children are ( ‘re ) Gidiyoruz.
Gidiyorsun. Gidiyorsunuz.
Gidiyorlar.
Ali and Kemal gidiyor.
Çocuklar gidiyor.
2. Negative : Olumsuz
Olumsuz yaparken
I am not going. Gitmiyorum.
He
She
It is not (isn’t ) Gitmiyor.
We
You
They are not ( aren’t ) Gitmiyor / uz / sun(sunuz) / lar.
3. Question : Soru
Soru yaparken
Am I going. Gitmiyor muyum?
Is he
she
it Gitmiyor mu?
Are we
you
they Gitmiyor / mu / yuz / sun(sunuz) / lar mı?
Olumsuz soru yaparken
Am I not Aren’t I going? Gitmiyor muyum?
Is he
she
it not Isn’t he
she
it Gitmiyor mu?
Are we
you
they not Aren’t we
you
they Gitmiyor muyuz / musun(uz) / lar mı?
4. Spelling of -ing : -ing ekinin yazılışı
Görüldüğü gibi, fiillerin bu zaman içerisinde kullanılabilmesi için ing takısı almaları lazımdır. Fiiller ing takısı alırlarken uyulması gereken kurallar şunlardır.
Fiillerin ekserisine -ing takısı eklenirken bir değişiklik olmaz.
Sonu e harfi ile biten fiillerde -e düşer.
come coming
live living
leave leaving
Ancak e den önce sesli bir harf varsa e düşmez.
Sonu l harfi ile biten fiillerin l den önce tek sesli olanlarında l çift olur.
towel towelling
enamel enamelling
travel travelling
Ancak Amerikan İngilizcesinde bu fiiller tek l ile yazılır.
toweling, enameling, traveling
l den önce birden fazla sesli harf varsa l çift olmaz.
sail sailing
heal healing
pool pooling
Sonu tek bir sessiz harfle biten ve tek sesli harfi olan tek heceli fiillerde son sessiz harf çift olur.
run running
sit sitting
stop stopping
ship shipping
fit fitting
beg begging
Bu şekillerdeki fiillerden sonu x, w ve y ile bitenlerde çiftleme olmaz.
sew sewing
saw sawing
bow bowing
box boxing
fix fixing
tax taxing
say saying
buy buying
toy toying
Birden fazla heceli fiillerden son hecesinde tek sesli harf bulunan ve tek sessiz harfle biten ve de okunurken vurgusu bu son hecede olan fiillerde son sessiz harf çift olur.
en’trap en’trapping
be’get be’getting
be’set be’setting
pre’fer pre’ferring
ad’mit ad’mitting
Ancak sonu p ile biten bu tip fiillerde vurgu son hecede olmasa bile p harfi çift olur.
kidnap _________ kidnapping
Yine aynı haldeki fiillerden sonu x, w ve y ile bitenlerde çiftleme olmaz.
re’new re’newing
en’joy en’joying
emp’loy emp’loying
affix affixing
al’low al’lowing
Sonu -ie ile biten fiillerde -ie düşer ve yerine -y gelir.
tie tying
untie untying
lie lying
Sonu ic ile biten fiillere is k eklenir.
panic panicking
picnic picnicking
5. Present Continuous Tense ile cümle örnekleri
I am writing a letter. Ben mektup yazıyorum.
They are wrestling. Onlar güreşiyor.
The boy is reading a story. Çocuk hikaye okuyor.
She is washing the dishes. O bulaşıkları yıkıyor.
They aren’t sleeping. Onlar uyumuyor.
He isn’t waiting for you. O seni beklemiyor.
The man isn’t running. Adam koşmuyor.
Are you listening to the radio? Radyo mu dinliyorsunuz?
Is he painting the door? O kapıyı mı boyuyor?
What are you eating? Ne yiyorsunuz?
Where are you going? Nereye gidiyorsunuz?
6. Usage : Kullanıldığı yerler
Konuşma anında devam etmekte olan işlerin anlatılması. ( Türkçede de aynı durumda kullanım vardır. )
I am listening to the radio. Radyo dinliyorum.
They are playing football. Onlar futbol oynuyorlar.
He is writing a letter now. Şimdi mektup yazıyor.
My father is praying. Babam namaz kılıyor.
Konuşma anında yapılıyor olmasa bile o sıralarda yapılan işlerin anlatılması. ( Yine aynı kullanım Türkçede vardır.)
The man is painting our house. But he is drinking tea now. Adam evimizi boyuyor. Fakat şimdi çay içiyor.
Burada görüldüğü gibi adam konuşma anında boya yapmıyor, ama çayını bitirdikten sonra veya belki yarın boyamaya devam edecek.
Buna benzer iki misal daha görelim.
My brother is writing a book about roses. Kardeşim güller hakkında kitap yazıyor.
Our neighbours are renewing their windows. Komşularımız pencerelerini yeniliyorlar.
Bu iki olayda da sözün söylendiği an kestedilmemektedir.
Cümleyi söyleyeni veya cümlenin bahsettiği kişi ya da nesneyi yakından ilgilendiren zaman dilimlerinde olan olaylarda kullanılır. Bu kullanım da Türkçede mevcuttur.
He is studying very hard this year. He wants to pass the university exam. Bu yıl çok sıkı çalışıyor. Üniversite imtihanını kazanmak istiyor.
I am working in thet factory this summer to save money for school. Okula para biriktirmek için bu yaz o fabrikada çalışıyorum.
Bu iki cümlede görüldüğü gibi çok geniş bir zaman diliminde şimdiki zaman kullanılmaktadır.
Sabit olmayan, değişken olayların ifade edilmesinde
Everybody is growing old. Herkes yaşlanıyor.
Bu cümlede kastedilmek istenen mana yaşlanmanın herkesi içine aldığı değil, herkesin gün be gün yaşının artmasıdır.
Inflation is increasing. Enflasyon artıyor.
Bu iki cümlede de görüldüğü gibi bir değişiklik söz konusudur.
Always, continually, constantly ( daima, sürekli, hep ) gibi kelimelerle sık sık yapılan ve can sıkıcı olan işlerin anlatılmasında kullanılır.
Bu kullanımda da Türkçede rastlanmaktadır.
My husband is always reading. Kocam daima okuyor.
Burada kocasının okuma işinin aşırı oluşunu anlatmak istiyor. Bu cümlede kocasının “elinden kitap düşmüyor” manasını anlıyoruz. Bu tabiki cümleyi söyleyen kadının fikridir.
That boy is constantly speaking. O çocuk sürekli konuşuyor.
Bu cümlede yine cümleyi söyleyen kişiye göre çocuğun yerli yersiz konuşmakta, gevezelik etmekte olduğunu anlıyoruz.
I am continually breaking plates. Durmadan tabak kırıyorum.
Bu cümlede de cümleyi söyleyen kişinin belki talihsizliğine, belki sakarlığına sitem eder gibi bir hal içinde olduğunu sezebiliyoruz.
İçinde bulunduğumuz ana yakın olan gelecek zamana ait kesinlik kazanmış, her türlü ayarlamaları yapılmış olayların anlatılmasında. Bu kullanıma “gelecek için şimdiki zaman” denmektedir ve Türkçemizde buna benzer ifadelere rastlanmaktadır.
I am having dinner with the president this evening. Bu akşam başkanla yemek yiyorum.
Bu cümlede görüldüğü gibi bahsedilen zaman ( this evening ) konuşma anına göre gelecekte olan bir zamandır. Bu cümlede kesinlik kazanmış bir gelecek zaman olayını anlıyoruz.
We are playing football this Sunday. Bu pazar futbol oynuyoruz.
Yine bu cümlede de “oynayacağız” yerine “oynuyoruz” tabiri kullanılıyor, zira kesinlik kazanmış bir durum vardır.
Normalde gazete, radyo ve televizyon gibi kitle haberleşme araçlarında will / shall ile anlatılan resmi makamlara ve devlet erkanına ait plan ve programlar ( bunlar geleceğe ait olanlardır), halk arasında konuşma dilinde bahsedilirken bu zaman kullanılır.
The Minister of Education is opening a technical school in our city tomorrow afternoon. Yarın öğleden sonra Milli Eğitim Bakanı şehrimizde bir teknik okul açıyor.
Bu halk arasında söylenen bir sözdür.
7. Continuous ile kullanılmayan fiiller
Bu konuda dikkat edilmesi gereken husus şudur:
Türkçe mantığı ile hiçbir alakası olmayan bir mantık vardır. Bu mantık bazı fiillerin continuous halleri içerisinde kullanılmayışlarıdır.
Bu bahsi geçen fiiller continuous zamanlarda kullanılmaz.
Bunlar geniş zaman gibi kullanılır ama verdikleri mna şimdiki zamandır.
Türkçede bu tip fiillerde dahi biz -iyor takısını kullanabiliriz.
Bu fiillerin listesini ünitenin sonunda bulabilirsiniz. Ancak bazı fiiller mana değişikliğine göre bazen continuous olarak kullanılıyor, bazen de kullanılmıyorlar.
Bu fiilleri anlamak güç değildir. İnsanın kendi iradesii kullanarak, arzu, istek ve niyeti istikametinde yapabileceği işleri anlatmada kullandığı fiiller continuous olarak kullanılır.
I am playing football. Futbol oynuyorum.
I am writing a letter. Mektup yazıyorum.
Bu iki cümlede görüldüğü gibi oynamak ve yazmak insan iradesiyle yapabildiği işlerdir.
Ancak insanın iradesi dışında, elinde olmayarak gerçekleşen işleri anlatmada kullandığı fiiller continuous tenselerde kullanılmaz.
Bu fiiller genellikle hissiyat, duygu, düşünce ve mantık hislerini ifade etmede kullanılan fiillerdir.
I sea a car. Bir araba görüyorum.
I hear something. Bir şey duyuyorum.
Bu iki cümlede görüldüğü gibi duymak ve görmek insanın iradesi dışında gerçekleşen işlerdir. İnsan istese de istemese de duyar ve görür. Bunlar kendi elinde değildir. Bu yüzden hear ( duymak ) manasında olduğu zaman ve see ( görmek ) manasında olduğu zaman continuous tense lerde kullanılmaz.
Fakat bu iki fiil insan iradesi ile yapılabilecek olayları anlatmada kullanıldığı zaman continuous olarak kullanılabilir.
The judge is hearing the case. Hakim davayı dinliyor.
Bu cümlede görüldüğü gibi hear dinlemek manasında kullanılmıştır ve dinlemek hakimin iradesiyle yaptığı bir iştir.
I am seeing Mehmet tomorrow. Yarın Mehmet’i görüyorum.
Bu cümlede see her ne kadar Türçmezde görmek gibi tercüme edilse de buluşmak manasında kullanılmaktadır. Dolayısıyla see buluşmak manasında olunca continuous olarak kullanılıyor.
They are seeing about the old house. Eski evin icabına bakıyorlar.
The mechanic is seeing to my car. Tamirci arabama bakıyor
Similar topics
» İngilizce 6.sınıf soruları
» İNGİLİZCEDE PRESENT CONTINUOUS TENSE: ŞİMDİKİ ZAMAN
» Past Continuous Tense: Geçmişte belirli bir zaman aralığında süregelmiş durumlar için kullanılır
» Present Perfect Tense
» 7.SINIF İNGİLİZCE ÇALIŞMALAR
» İNGİLİZCEDE PRESENT CONTINUOUS TENSE: ŞİMDİKİ ZAMAN
» Past Continuous Tense: Geçmişte belirli bir zaman aralığında süregelmiş durumlar için kullanılır
» Present Perfect Tense
» 7.SINIF İNGİLİZCE ÇALIŞMALAR
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz