Bela Musibetlere sabır hakkında
1 sayfadaki 1 sayfası
Bela Musibetlere sabır hakkında
Bir rivayete göre, Rasûlullah (s.a.v.), hasta olan Hz. Ali’yi (r.a.) halini-hatırını sormaya gitmiş ve hangi dualar ettiğini sual etmiş; o da, Allah’tan sabır dilediğini söylemiştir. Bunun üzerine Rasûl-i Ekrem (s.a.v.), “Musibetimde bana sabır ver, demek yerine, neden: ‘Rabbenâ âtinâ…’ (Yâ Rabi! Bana dünyada da iyilik ver, ahirette de iyilik ver...) duasını okumuyorsun?” manasına gelen tavsiyelerde bulunmuştur. Ayrıca Fahr-i Kâinat Efendimiz (s.a.v.) yanından geçerken, “Ey Rabb’im! Senden sabır istiyorum” diye dua eden bir kişiye “Sen Allah’tan belâ istemiş oldun; bunun yerine O’ndan sağlık ve âfiyet (bedenî ve rûhi sıhhat) dile” buyurdular. [Bkz. Tirmizî, Sünen, Deavât, 94; Ali el-Müttakî el-Hindî, Kenzü’l-Ummâl, I/292]
Tabii burada musibetlerde sabır istemenin hem hastalığı arttıracağına dikkat çekiliyor, hem de hastalığın giderilmesi için uygun duaların yapılmasına işaret olunmuştur. Çünkü, hastalığın şifası için değil de ona karşı tahammül istemek, biraz da musibetten pek rahatsız olmadığı, hastalığını Allah’a şikâyet etmeye ihtiyaç duymadığı manasına gelmektedir.
Diğer taraftan bu durum, henüz musibete ve hastalığa maruz kalmayan / uğramayan bir kimsenin sabır istemesinin, bela gelsin de sabredeyim, anlamına gelebileceğinden, bela ve musibet gelmediği zamanlarda dahi afiyet istemeye bir teşviktir.
Müslümanlar olarak, belâ-musibet ve hastalıklar zamanında, hem isyan etmeyip sabredeceğiz, hem de musibetin kalkması için dua edeceğiz.
“Sabredenleri müjdele. Onlar öyle kimselerdir ki, başlarına bir musibet geldiğinde, ‘Biz Allah’a aidiz ve vakti geldiğinde elbette ona döneceğiz’ derler.” [Bakara suresi, 155-156] mealindeki ayette, musibetlerde sabrın önemine işaret edilmiştir.
Tabii burada musibetlerde sabır istemenin hem hastalığı arttıracağına dikkat çekiliyor, hem de hastalığın giderilmesi için uygun duaların yapılmasına işaret olunmuştur. Çünkü, hastalığın şifası için değil de ona karşı tahammül istemek, biraz da musibetten pek rahatsız olmadığı, hastalığını Allah’a şikâyet etmeye ihtiyaç duymadığı manasına gelmektedir.
Diğer taraftan bu durum, henüz musibete ve hastalığa maruz kalmayan / uğramayan bir kimsenin sabır istemesinin, bela gelsin de sabredeyim, anlamına gelebileceğinden, bela ve musibet gelmediği zamanlarda dahi afiyet istemeye bir teşviktir.
Müslümanlar olarak, belâ-musibet ve hastalıklar zamanında, hem isyan etmeyip sabredeceğiz, hem de musibetin kalkması için dua edeceğiz.
“Sabredenleri müjdele. Onlar öyle kimselerdir ki, başlarına bir musibet geldiğinde, ‘Biz Allah’a aidiz ve vakti geldiğinde elbette ona döneceğiz’ derler.” [Bakara suresi, 155-156] mealindeki ayette, musibetlerde sabrın önemine işaret edilmiştir.
Similar topics
» Bela Musibetlere sabır hakkında
» Sarın önemi ,Belaya sabır,Günah işlememeye sabır
» Hafızayı güçlendiren dua
» Hüzün ve Sabır Abdülkadir Geylani k.s.
» Dillencilik Hakkında
» Sarın önemi ,Belaya sabır,Günah işlememeye sabır
» Hafızayı güçlendiren dua
» Hüzün ve Sabır Abdülkadir Geylani k.s.
» Dillencilik Hakkında
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz