Karne Hakkında Uzman Görüşü
1 sayfadaki 1 sayfası
Karne Hakkında Uzman Görüşü
Yine bir karne dönemini geride bırakmak üzereyiz. Koca bir senenin değerlendirmesi. Kimi çocuklar karnelerini alıp gururla yakınlarına göstermeyi sabırsızlıkla beklerken, kimileri de sıkıntı içerisinde nasıl saklayabileceklerinin planlarını yapmaktalar. Her iki tarafın da ortak bir yanı var: bir an evvel karne faslını geçip yaz tatillerinin tadını çıkarmaya başlamak.
Unutulmamalıdır ki; karnesi güzel olsun kötü olsun, her çocuk tatili hak etmektedir. Çocuk bütün yılı tembellik ederek geçirmiş olsa dahi hak etmektedir. En nihayetinde her gün okula gitmiş, ödev ve ders stresi yaşamış, bazen sevdiği çizgi filmi kaçırmış, bazen sokağa çıkamamış. Yeri gelmiş hasta hasta okula gitmiş, yeri gelmiş okuldan hasta dönmüş. Kısacası hem fiziksel hem de psikolojik olarak yorulmuştur.
"Yaz tatili çocuk için bir ödül değil, ihtiyaçtır."
Tatilden kastımızın belirli bir dönem içerisinde çocuğun her dediğinin yapılması ya da her istediğinin alınması demek olmadığını belirtmek gerekir. Tatilden kastettiğimiz çocuğun dinlenmesi ve rahatlamasıdır.
Ebeveynler okul dönemi süresince, karnelerinde güzel notlar olduğu takdirde çocuklarının istedikleri bazı şeyleri yapacaklarını ya da alacaklarını vaat ederler. Sene sonunda ise karnenin durumuna göre sözlerini tutarlar. Bu, çocuğu motive etme açısından yararlı bir davranıştır.
Vaat edilen şey çocuğun çok istediği bir oyuncak-eşya (bisiklet, paten, atari...) ya da onu çok istediği bir yere götürme (arkadaşlarının yazlığı, aile kampı, şehirdışındaki bir park-hayvanat bahçesi...) olabilir. Çocuk karneyi istendiği şekilde getirirse isteği de yerine getirilmelidir. Ancak çocuk karneyi istenilen şekilde getirmezse bu isteği yerine getirilmemelidir.
Çocuğun isteğinin gerçekleştirilmemesi, onun karne sorumluluğu almamasına karşı uygulanan bir yaptırımdır. Çocuk isteğine kavuşamamakla sorumsuz davranışının bedelini zaten ödemiştir. Onu bir de iyi karne getiremedi diye ceza olarak yaz boyu kursa göndermek, memlekette yaşayan dedesinin yanına götürmemek ya da tersine, gitmek istemediği memlekete zorla göndermek, televizyonu yasaklamak, sevdiği aktiviteleri yapmasına izin vermemek... çocuğa haksızlık etmek olur.
"Tatil planı yapılırken çocuğun fikri sorulmalıdır."
Çocuğun fikrini sormak demek onun istediği olacak anlamına gelmez. Uygun ise değerlendirmeye alınır, fakat son kararı verecek olan yine anne babadır. Bu durum çocuğa da bu şekilde açıklanmalıdır. Eğer çocuğun teklif ettiği yer ebeveynler açısından da uygun ise çocuğa karne kriteri şartı koyulabilir. Karne istenilen kriteri sağlamıyorsa o yere gidilmemelidir. Fakat anne-babanın seçtiği başka bir yere gidilebilir.
İster farklı bir yere gidilsin ister gidilmesin, mühim olan, çocuğun bütün bir yılın yorgunluğunu ve stresini atmasının ve yeni ders yılına dinlenmiş ve rahat olarak başlamasının sağlanmasıdır.
"Tatilde çocuk keyif alacağı faaliyetlerde bulunmalıdır."
Burada, aktivitelerin ebeveynin keyif aldığı değil, çocuğun keyif aldığı aktiviteler olmasına özen gösterilmelidir. Çeşitli sosyal aktiviteler, spor aktiviteleri, televizyon, bilgisayar, bol oyun... Ancak bunlar aile denetiminde, bir takım kurallarla olmalıdır. Ders çalışmak da tamamen ihmal edilmemeli, az da olsa düzenli olarak ders çalışması sağlanmalıdır.
Son olarak;
Çocuklar için tatil bizim sandığımızdan çok çok çok daha önemlidir.
Haftaya bu konu ile ilgili sorulara cevap verilecektir, görüşmek üzere.
Psikolog Canan Cantürk
Unutulmamalıdır ki; karnesi güzel olsun kötü olsun, her çocuk tatili hak etmektedir. Çocuk bütün yılı tembellik ederek geçirmiş olsa dahi hak etmektedir. En nihayetinde her gün okula gitmiş, ödev ve ders stresi yaşamış, bazen sevdiği çizgi filmi kaçırmış, bazen sokağa çıkamamış. Yeri gelmiş hasta hasta okula gitmiş, yeri gelmiş okuldan hasta dönmüş. Kısacası hem fiziksel hem de psikolojik olarak yorulmuştur.
"Yaz tatili çocuk için bir ödül değil, ihtiyaçtır."
Tatilden kastımızın belirli bir dönem içerisinde çocuğun her dediğinin yapılması ya da her istediğinin alınması demek olmadığını belirtmek gerekir. Tatilden kastettiğimiz çocuğun dinlenmesi ve rahatlamasıdır.
Ebeveynler okul dönemi süresince, karnelerinde güzel notlar olduğu takdirde çocuklarının istedikleri bazı şeyleri yapacaklarını ya da alacaklarını vaat ederler. Sene sonunda ise karnenin durumuna göre sözlerini tutarlar. Bu, çocuğu motive etme açısından yararlı bir davranıştır.
Vaat edilen şey çocuğun çok istediği bir oyuncak-eşya (bisiklet, paten, atari...) ya da onu çok istediği bir yere götürme (arkadaşlarının yazlığı, aile kampı, şehirdışındaki bir park-hayvanat bahçesi...) olabilir. Çocuk karneyi istendiği şekilde getirirse isteği de yerine getirilmelidir. Ancak çocuk karneyi istenilen şekilde getirmezse bu isteği yerine getirilmemelidir.
Çocuğun isteğinin gerçekleştirilmemesi, onun karne sorumluluğu almamasına karşı uygulanan bir yaptırımdır. Çocuk isteğine kavuşamamakla sorumsuz davranışının bedelini zaten ödemiştir. Onu bir de iyi karne getiremedi diye ceza olarak yaz boyu kursa göndermek, memlekette yaşayan dedesinin yanına götürmemek ya da tersine, gitmek istemediği memlekete zorla göndermek, televizyonu yasaklamak, sevdiği aktiviteleri yapmasına izin vermemek... çocuğa haksızlık etmek olur.
"Tatil planı yapılırken çocuğun fikri sorulmalıdır."
Çocuğun fikrini sormak demek onun istediği olacak anlamına gelmez. Uygun ise değerlendirmeye alınır, fakat son kararı verecek olan yine anne babadır. Bu durum çocuğa da bu şekilde açıklanmalıdır. Eğer çocuğun teklif ettiği yer ebeveynler açısından da uygun ise çocuğa karne kriteri şartı koyulabilir. Karne istenilen kriteri sağlamıyorsa o yere gidilmemelidir. Fakat anne-babanın seçtiği başka bir yere gidilebilir.
İster farklı bir yere gidilsin ister gidilmesin, mühim olan, çocuğun bütün bir yılın yorgunluğunu ve stresini atmasının ve yeni ders yılına dinlenmiş ve rahat olarak başlamasının sağlanmasıdır.
"Tatilde çocuk keyif alacağı faaliyetlerde bulunmalıdır."
Burada, aktivitelerin ebeveynin keyif aldığı değil, çocuğun keyif aldığı aktiviteler olmasına özen gösterilmelidir. Çeşitli sosyal aktiviteler, spor aktiviteleri, televizyon, bilgisayar, bol oyun... Ancak bunlar aile denetiminde, bir takım kurallarla olmalıdır. Ders çalışmak da tamamen ihmal edilmemeli, az da olsa düzenli olarak ders çalışması sağlanmalıdır.
Son olarak;
Çocuklar için tatil bizim sandığımızdan çok çok çok daha önemlidir.
Haftaya bu konu ile ilgili sorulara cevap verilecektir, görüşmek üzere.
Psikolog Canan Cantürk
Similar topics
» Karne Görüşleri, Öğretmen Karne Görüşü
» KARNE HAKKINDA BİR KAÇ CÜMLE
» KARNE HAKKINDA BİR KAÇ CÜMLE 2
» KARNE HAKKINDA BİR KAÇ CÜMLE 3
» Karne görüşleri Birinci sınıf
» KARNE HAKKINDA BİR KAÇ CÜMLE
» KARNE HAKKINDA BİR KAÇ CÜMLE 2
» KARNE HAKKINDA BİR KAÇ CÜMLE 3
» Karne görüşleri Birinci sınıf
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz