Hadis- i Şerifler
Hadis- i Şerifler
Mümin, gıpta eder, imrenir münafık ise, haset eder. (İ.Maverdi) #Hadis
Büyük günahların en büyüğünden birisi, kişinin anasına, babasına lâ'net etmesidir."
Hadisi Şerif
Rasulullâh (s.a.v) şöyle buyurdu:
“Allah bu ümmete, aralarındaki zayıfların
duası, ibadeti ve ihlâsı sebebiyle yardım etmektedir.” Nesâî
"Müminlerin iman bakımından en üstünlerinden bir tanesi de ahlâkı en güzel olanı ve aile fertlerine en lütûfkâr davrananıdır." (Tirmizi)
Cebrail aleyhisselam, misvak kullanmayı o kadar tavsiye etti ki, misvakın farz olacağından korktum.”
Hadîs-i Şerîf [İbn-i Mace]
Resulullah (sav) şöyle buyurmuştur:
"Arefe günü oruç tutana, Âdem aleyhisselâmdan, Sûr'a üfürülünceye kadar yaşamış bütün insanların sayısının iki katı kadar sevap yazılır."
"Suyun kiri giderdiği gibi, beş vakit namazda günahları yok eder." (Nesai, Salat 7) #Hadis
«Sübhânallahi velhamdulillahi velâ ilâheillallâhu vallâhuekber » demem, Bana üzerine güneşin doğduğu herşeyden daha sevgilidir.” [Müslim]
Hiçbir insan ister şaka olsun, ister ciddi, yalan konuşmayı bırakmadıkça imanın tadını alamaz. | Hz. Ali
“Cömertlik, dalları dünyâya uzanan cennet ağaçlarından bir ağaçtır. Kim onun dallarından birine tutunursa, bu onu cennete götürür” [Beyhakî]
Oruç kötülüklere ve cehenneme karşı bir kalkan ve bir siperdir. │Hadis-i Şerif
"Oruçlu bir kimse yalanı ve yalanla iş yapmayı terk etmezse onun yemesini içmesini terk etmesine ALLAH’ın hiçbir ihtiyacı yoktur.” [Buhari]
Yoksula yardım etmek kişiyi kötü ölümden korur." Hadîs-i Şerîf [Camiüs Sağir]
* “Kıyamet kopmaya yakınken elinizde bir ağaç fidanı varsa ve onu dikmeye vakit bulabilirseniz onu dikin”. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, III, 184, 191)
* “Kim bir ağaç dikerse onun için ağaçtan hasıl olan ürün kadar Allah sevap yazar.” (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 5/415)
Cenâb-ı Hak "Ağaç diken herkese ve diktiği ağaçtan çıkan meyve kadar mükâfat ve sevap takdir ve ihsan eder. " (Tecrid-i Sarih Trc./VII, 122)
"Hiç bir müslüman yoktur ki, o, ağaç diksin yahut ekin eksin ve mahsûlünden insan, kuş, kurt yesin de kendisi bundan istifade etmiş olmasın. Elbette o müslüman da diktiğiyle, ektiğiyle sevap alır. " (Tecrid-i Sarih Trc. VII, 121)
Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Allahü teâlâya, kabul edileceğine tam inanarak dua ediniz! Biliniz ki, Allahü teâlâ gafil bir kalb ile yapılan duayı kabul etmez.) [Şir’a]
"Selamdan evvel söze başlamayın. Kim selamdan önce söze başlarsa ona cevap vermeyin." [Ramuz s.466, 6. /İbni Ömer (r.anhüma)] #Hadis
Hadis Oruç bir kalkandır. Kul onunla kendisini cehennem ateşinden korur... #Taberani
Cenab-ı Allah'a, kabul edileceğine kesin olarak inanmış bir kalble dua edin.(Tirmizî, 5/517; Müsned, 2/177) #hadis
Mü'minin nuru ve beyazlığı, abdest suyunun ulaştığı yere kadar varır." #hadis [Müslim]
Şanlı Peygamberimiz sav. Buyuruyor ki : Yalandan sakının. Çünkü yalan sahibini imandan çıkarır. Çünkü bir kimse yalan söylediği zaman iman dur evvela ben çıkayım sonra söyle der. İman çıktıktan sonra kişi yalan söyler.
Büyük günahların en büyüğünden birisi, kişinin anasına, babasına lâ'net etmesidir."
Hadisi Şerif
Rasulullâh (s.a.v) şöyle buyurdu:
“Allah bu ümmete, aralarındaki zayıfların
duası, ibadeti ve ihlâsı sebebiyle yardım etmektedir.” Nesâî
"Müminlerin iman bakımından en üstünlerinden bir tanesi de ahlâkı en güzel olanı ve aile fertlerine en lütûfkâr davrananıdır." (Tirmizi)
Cebrail aleyhisselam, misvak kullanmayı o kadar tavsiye etti ki, misvakın farz olacağından korktum.”
Hadîs-i Şerîf [İbn-i Mace]
Resulullah (sav) şöyle buyurmuştur:
"Arefe günü oruç tutana, Âdem aleyhisselâmdan, Sûr'a üfürülünceye kadar yaşamış bütün insanların sayısının iki katı kadar sevap yazılır."
"Suyun kiri giderdiği gibi, beş vakit namazda günahları yok eder." (Nesai, Salat 7) #Hadis
«Sübhânallahi velhamdulillahi velâ ilâheillallâhu vallâhuekber » demem, Bana üzerine güneşin doğduğu herşeyden daha sevgilidir.” [Müslim]
Hiçbir insan ister şaka olsun, ister ciddi, yalan konuşmayı bırakmadıkça imanın tadını alamaz. | Hz. Ali
“Cömertlik, dalları dünyâya uzanan cennet ağaçlarından bir ağaçtır. Kim onun dallarından birine tutunursa, bu onu cennete götürür” [Beyhakî]
Oruç kötülüklere ve cehenneme karşı bir kalkan ve bir siperdir. │Hadis-i Şerif
"Oruçlu bir kimse yalanı ve yalanla iş yapmayı terk etmezse onun yemesini içmesini terk etmesine ALLAH’ın hiçbir ihtiyacı yoktur.” [Buhari]
Yoksula yardım etmek kişiyi kötü ölümden korur." Hadîs-i Şerîf [Camiüs Sağir]
* “Kıyamet kopmaya yakınken elinizde bir ağaç fidanı varsa ve onu dikmeye vakit bulabilirseniz onu dikin”. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, III, 184, 191)
* “Kim bir ağaç dikerse onun için ağaçtan hasıl olan ürün kadar Allah sevap yazar.” (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 5/415)
Cenâb-ı Hak "Ağaç diken herkese ve diktiği ağaçtan çıkan meyve kadar mükâfat ve sevap takdir ve ihsan eder. " (Tecrid-i Sarih Trc./VII, 122)
"Hiç bir müslüman yoktur ki, o, ağaç diksin yahut ekin eksin ve mahsûlünden insan, kuş, kurt yesin de kendisi bundan istifade etmiş olmasın. Elbette o müslüman da diktiğiyle, ektiğiyle sevap alır. " (Tecrid-i Sarih Trc. VII, 121)
Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Allahü teâlâya, kabul edileceğine tam inanarak dua ediniz! Biliniz ki, Allahü teâlâ gafil bir kalb ile yapılan duayı kabul etmez.) [Şir’a]
"Selamdan evvel söze başlamayın. Kim selamdan önce söze başlarsa ona cevap vermeyin." [Ramuz s.466, 6. /İbni Ömer (r.anhüma)] #Hadis
Hadis Oruç bir kalkandır. Kul onunla kendisini cehennem ateşinden korur... #Taberani
Cenab-ı Allah'a, kabul edileceğine kesin olarak inanmış bir kalble dua edin.(Tirmizî, 5/517; Müsned, 2/177) #hadis
Mü'minin nuru ve beyazlığı, abdest suyunun ulaştığı yere kadar varır." #hadis [Müslim]
Şanlı Peygamberimiz sav. Buyuruyor ki : Yalandan sakının. Çünkü yalan sahibini imandan çıkarır. Çünkü bir kimse yalan söylediği zaman iman dur evvela ben çıkayım sonra söyle der. İman çıktıktan sonra kişi yalan söyler.
En son Admin tarafından Perş. Nis. 25, 2019 8:49 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 2 kere değiştirildi
Hadîs-i Şerîfler Devam
Peygamber Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular:"Ey tüccar topluluğu! Yalandan sakınınız."(Hadîs-i Şerîf, Kenzü'l-Ummâl)
Sizden birine reyhan sunulduğu takdirde onu reddetmesin, zîra o cennetten çıkmadır."
Tirmizî, Edeb 37, (2792).
Nasıl yaşarsanız öyle ölürsünüz ve nasıl ölürseniz öyle dirilirsiniz”
(Hadis-i Şerif)
Allah Teâlâ çirkin hareketler yapan, çirkin sözler söyleyen kimseden nefret eder.”
{Hadis-i Şerif:Tirmizî}
"Kişi, arkadaşının dîni (ahlâkı) üzeredir. Her biriniz kiminle arkadaşlık ettiğine baksın."(Hadîs-i Şerîf, Sünen-i Ebû Dâvûd)
"Zulumden sakinip kacininiz. cunku zulum, kiyamet gununde zalime zifiri karanlik olacaktir..." (Muslim, Birr 56)
Akıllı kimse, nefsini hesaba çeken ve ölümden sonrası için çalışandır." #Hadis (Tirmizi)
Hz. Peygamber (s.a.) Efendimiz bu hakikate dikkatlerimizi çekmek maksadıyla “Kış müminin baharıdır.”buyurmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, III, 75; Ebû Ya’le, Müsned, II, 519)
Selam ve teşmiti yayın. (Teşmit; aksırıp da "Elhamdülillah"diyene "Yerhamukallah"demektir.) (Ramuz el Hadis s.320, 2)
''Yalan, imana aykırıdır.'' Hadis - Beyhaki
''Yalan, münafıklık alametidir.'' Hadis- Buhari
Çocuğa güzel isim vermek, dinini öğretmek ve vakti gelince evlendirmek, evladın babası üzerindeki haklarındandır. (Ebu Nuaym) #Hadis
Çocuklarına dinlerini öğretmeyenler Cehenneme gidecektir. (S.Ebediyye) #Hadis
Hz Peygamber geceleyin uyandığında şöyle duâ ederdi: "Ya Rabbi, bağışla, merhamet et ve en doğru yola ilet." (Camiüssağir, 5:118)
“Ölmek üzere olanlarınıza Lâ ilâhe illallah demeyi telkin ediniz!” (Ebû Sa’îd el–Hudrî) #hadis
Resulullâh (s.a.v) şöyle buyurdu:
“(İyi) müslüman, dilinden ve elinden müslümanların emin olduğu kişidir.” Buhâri
"Dilleriyle insanları kıranları, ibadetleri temizleyemez." /Hz. Muhammed s.a.v/
Rasulullâh (s.a.v) şöyle buyurdu:
“Allah bu ümmete, aralarındaki zayıfların
duası, ibadeti ve ihlâsı sebebiyle yardım etmektedir.” Nesâî
En son Admin tarafından Salı Nis. 23, 2019 7:19 am tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
Yalan ve İftira ile ilgili Hadis-i Şerifler
Yazıklar olsun o kimseye ki halkı güldürmek için yalan söyler. Veyl (azâbı) ona, veyl (azâbı) ona, veyl (azâbı) ona.
Yalan, rızkı azaltır
Yalan, nifak kapılarından biridir
İman sahibi, her hataya düşebilir. Fakat, hainlik yapamaz ve yalan söyleyemez
Doğru olun, doğruluk iyiliğe, iyilik ise, Cennete çeker. Yalandan sakının, yalan fücura, fücur ise Cehenneme götürür
Sözle çıkarılan fitne, kılıçla çıkarılan fitne gibidir. Yalan söylemek, iftira etmek ile çıkarılan fitne, kılıçla çıkarılan fitneden de kötüdür
(Pazarcıların çoğu facirdir! Çok yemin ederek günaha girerler ve yalan söyleyerek alış-veriş yaparlar
Yalan yere yemîn etmek, evleri ıssız bırakır
Sizler yardım görecek, ganimetler elde edecek ve birçok memleketleri fethedeceksiniz. Sizden kim bu vakte ererse, Allah`tan çekinsin, ma`rufu emredip, münkerden de nehyetsin. Kim de bile bile bana yalan nisbet ederse, ateşteki yerini hazırlasın."
Beş günah vardır ki,keffâreti yoktur.Bunlar; Allâh'a şerik koşmak,bi-gayri hakkın adam öldürmak,mü2mine bühtan ve iftira etmek, muharebe günü kaçmak ve yalan yere yemin ile hakkı iptal etmek
Kişiye, şerrinden korkulduğu için ikramda bulunulacak. Görünüşte dost fakat esasında düşman insan sayısı artacak, sözler hep yalan ve birbirine muhalif olacak, amir ve memur çok, doğru iş yapan az olacak.
Munafigin alameti uctur: Konustugunda yalan soyler, vaad verdiginde yerine getirmez, emanet olundugunda hainlik ede
Allah, üç kimsenin yüzüne bakmaz :
1- Izarini sürüyerek yürüyen kibirliyi,
2- Verdigi$eyi basa kakani,
3- Malini yalan yeminle satani.
İFTİRA
Beş günah vardır ki,keffâreti yoktur.Bunlar; Allâh'a şerik koşmak,bi-gayri hakkın adam öldürmak,mü2mine bühtan ve iftira etmek, muharebe günü kaçmak ve yalan yere yemin ile hakkı iptal etmek.
FACiR adamin üç alameti vardir :
1- Çok yemin eder,
2- Kadinlari aldatir,
3- Herhese iftira eder.
Allah kendisine ortak koşmayı elbette bağışlamaz, bundan başkasını dilediğine bağışlar. Allah'a ortak koşan kimse, şüphesiz büyük bir günahla iftira etmiş olur
Beyinsizlikleri yüzünden, körü körüne çocuklarını öldürenler ve Allah'ın kendilerine verdiği nimetleri -Allah'a iftira ederek- haram sayanlar mahvolmuşlardır; onlar sapıtmışlardır, zaten doğru yolda da değillerdi
Kim bir hata işler veya bir günah kazanır da sonra onu bir suçsuzun üzerine atarsa, şüphesiz iftira etmiş, apaçık bir günah yüklenmiş olur.
Bir de (asılsız iddialarda bulunarak) dediler ki: “Bunlar yasaklanmış hayvanlar ve ekinlerdir. Onları bizim dilediklerimizden başkası yiyemez. (Şunlar da) sırtları (binilmesi ve yük yüklemesi) haram edilmiş hayvanlardır.” Bir kısım hayvanları da keserken üzerlerine Allah’ın adını anmazlar. (Bütün bunları) Allah’a iftira ederek yaparlar. Bu iftiraları sebebiyle Allah onları cezalandıracaktır.
Buzağıyı ilah edinenlere mutlaka (ahirette) Rablerinden bir gazab, dünya hayatında ise bir zillet erişecektir. İşte biz iftiracıları böyle cezalandırırız
KISKANÇLIK
Hasetten, kıskanıcılıktan şiddetle kaçının! Çünkü haset, ateşin odunu yiyip bitirdiği gibi, sevapları yer bitirir
Allah kıskançtır, mü'min de kıskançtır. Allah'ın kıskanması, mü'minin Allah'ın haram ettiği şeyi yapmasıdır
Allah'dan daha kıskanç kimse yoktur. Bu sebeptendir ki fevahişin açığını da kapalısını da haram kıldı. Medihten Allah kadar hoşlanan bir kimse de yoktur. Bu sebeptendir ki nefsini medhetmiştir
Hz. Aişe radıyallahu anha anlatıyor: "Safiyye radıyallahu anha gibi güzel yemek yapanı görmedim. (Bir defasında) Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm benim odamda iken, Safiyye ona yemek yapıp (göndermişti). Çok şiddetli bir kıskançlık hissettim. Öyle ki beni bir titreme sardı. (Gidip) kabını kırdım, sonra da pişman oldum ve:
"Ey Allah'ın Resûlü dedim, yaptığım bu hareketin keffâreti nedir?"
"Tabağa aynıyla tabak, yemeğe misliyle yemek!" buyurdular."
Hz. Ebu Hüreyre radıyallahu anh anlatıyor: "Sa'd İbnu Ubade radıyallahu anh dedi ki: "Ey Allah'ın Resulü, ben zevcemle birlikte bir adam yakalasam, dört şahid getirinceye kadar ona mühlet mi tanıyacağım?"
"Evet!" buyurdu Aleyhissalatu vesselam. Sa'd:
"Asla dedi, seni hakla gönderen Zât-ı Zülcelâl'e yemin olsun, şahid aramazdan önce kılıncımı indiririm."
Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm:
"Şu efendinizin söylediğine bakın! Evet (biliyoruz ki) o kıskanç bir adamdır. Ama ben ondan da kıskancım, Allah da benden kıskanç
"Eğer siz, Allah ve Resulü'nün sizi sevmesini istiyorsanız, size verilen emaneti yerine veriniz. Söylediğiniz vakit doğru söyleyiniz, komşularınız ile güzel komşuluk yapınız."
"Kıyamet günü Allah Katında mahlukların en sevimsizleri yalancılar, kibirliler ve kardeşlerine karşı sinelerinde amansız kin besleyenler olacak "
"Kıyamet günü Allah kullarının en sefillerinin şunlara bu sözle, bunlara da şu sözle gelen ikiyüzlü kişilerin olduğunu göreceksiniz."
"Arkadaşına söylediğin bir sözde o seni tasdik ederken senin ona yalan söylemen büyük bir hıyanettir."
"Kul yalan söyleye söyleye ve yalanı araya araya Allah Katında pek yalancı yazılır."
"Yalan rızkı eksiltir."
"Allah adına and içen kişi yeminine sivri sinek kanadı kadar (ufak bir) yalan katarsa bu yalan kıyamet gününe değin kalbinde bir leke olarak kalır."
"Sana Allah korkusunu, doğru sözlülüğü, emaneti yerine getirmeyi, ahde vefayı, yemek yedirmeyi ve mütevazi davranmayı, bol bol selam vermeyi tavsiye ederim."
"Allah'ım gönlümü nifaktan, fercimi zinadan, dilimi de yalandan temizle."
"Yalan olduğunu bile bile bana bir söz isnadında bulunan yalancılardan biridir.."
"Siz doğruluğa devam ediniz, çünkü doğruluk muhakkak sahibini hayırlara eriştirir. İyilikler de cennete hidayet eder, götürür. Doğruluğa devam ettikçe ve doğruyu aradıkça Allah Teala'nın indinde sıddik olarak yazılır. Yalandan sakınınız, muhakkak yalan insanı fücura götürür, fücur ise ateşe yani cehenneme götürür, kul yalana devam ettikçe ve yalanı aradıkça indi İlahi'de yalancı yazılır."
"Bir adam Resulullah (sav)'a "Cennet ameli nedir?" dedi. Cenab-ı Peygamber de "sıdkdır, doğruluktur, doğru söz söylemektir. Zira kul doğru söz söyleyince iyilik yapar, lütuf ve ihsanda bulunur, böyle lütuf ve ihsanda bulununca Allah Teala da iman nasip edip Allah'ı tasdik eder ve O'ndan korkup- iyi ameller ve ibadetler yapıp, günahlardan da kaçar, böylece iman sahibi olunca da cennete girer." Yine o zat: "Cehennem ameli nedir?" diye sordu, Cenab-ı Peygamber de: "yalandır, yalan söylemektir.. Kul yalan söyleyince fasık olur, facir olur, haram ve maasi (günah) işler. Facir (günahkar), fasık olunca nimet-i İlahiyeyi (Allah'ın nimetini) göremez, tuğyan (bozgunculuk) eder, küfran-i nimet (nimeti inkar) eder. Küfran-i nimet edince de cehenneme girer."
"Münafığın alameti üçtür: Konuştuğu vakit yalan söyler; vadettiğinde hulf eder (sözünden döner), emanet edilen şeye hıyanet eder."
"Yalanda hayır yoktur."
"Müslümanda… hainlik ve yalan bulunamaz."
"Hiç şüphe yok ki doğruluk iyiliğe götürür.. İyilik de cennete götürür.. Kişi doğru söyleye söyleye Allah Katında sıddîk (doğru sözlü) diye yazılır.. Yalancılık kötüye götürür.. Kötülük de cehenneme götürür.. Kişi yalan söyleye söyleye Allah Katında kezzâb (çok yalancı) diye yazılır."
"Allah Teala'nın yevm-i kıyamette en mebğuz mahluku yalancı ve kibirlilerdir ve bir de din kardeşlerine karşı içlerinde buğz saklayanlardır, siz bunlara mülaki olursanız siz de onlar gibi davranın.. Bunlar Allah ve Resulüne itaate çağrılsalar gayet ağır davranırlar, şeytanın yoluna ve emrine çağrılsalar süratle icabet ederler."
En son Admin tarafından Salı Nis. 23, 2019 7:19 am tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
HADİS-İ ŞERİRLER DEVAM RIZIK
Birisi fakirlikten ve geçim sıkıntısından Peygamberimize şikayette bulundu. Peygamber efendimiz ona; “Evine girdiğin vakit, kimse varsa selâm ver, kimse yoksa kendine selâm ver ve bir defa îhlâs sûresini oku!” buyurdu. O kimse Peygamber efendimizin bu emirlerini yaptı. Allahü Teâ-lâ ona öyle bol nzık verdi ki, komşularına dağıtmaya başladı.
قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: مَنْ بَاتَ ذَاكِرًا طَاهِرًا ثُمَّ تَعَارَّ مِنَ اللَّيْلِ لَمْ يَسْأَلِ اللهَ حَاجَةً لِلدُّنْيَا وَالْآخِرَةِ إِلَّا أَعْطَاهُ اللهُ. (ش)
Resûlullah Efendimiz (sallallâhü aleyhi ve sellem) buyurdular: “Bir kimse abdestli ve Allâhü Teâlâ’yı zikrederek uyusa, sonra da gecenin bir vaktinde uyansa, dünya ve âhiret ihtiyacından her ne isterse Allâhü Teâlâ muhakkak Ona verir.” (Musannef-i ibn-i Ebî Şeybe)
قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: إِنَّ اللهَ فَرَضَ فَرَائِضَ فَلاَ تُضَيِّعُوهَا وَحَرَّمَ حُرُمَاتٍ فَلاَ تَنْتَهِكُوهَا. (قط)
Resûlullah Efendimiz (sallallâhü aleyhi ve sellem)buyurdular: “Muhakkak Allâhü Teâlâ bir takım şeyleri farz kıldı, sakın onları (terk ederek) zâyi etmeyin. Bir takım şeyleri de haram kıldı, sakın onlara da yaklaşmayın.”
(Sünen-i Dârekutnî)
Hz. Peygamber (asm) bir hadislerinde şöyle buyururlar:
"Kabir ya cennet bahçelerinden bir bahçedir veya cehennem çukurlarından bir çukurdur."
(Tirmizî, Kıyamet, 26).
قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: …إِنَّهُ مَنْ أَحْيَا سُنَّةً مِنْ سُنَّتِي قَدْ أُمِيتَتْ بَعْدِي فَإِنَّ لَهُ مِنَ الْأَجْرِ مِثْلَ مَنْ
عَمِلَ بِهَا مِنْ غَيْرِ أَنْ يَنْقُصَ مِنْ أُجُورِهِمْ شَيْئًا. (ت)
Resûlullah Efendimiz (sallallâhü aleyhi ve sellem) buyurdular: “Muhakkak kim benden sonra unutulmuş (terk edilmiş) sünnetlerimden bir sünnetimi ihyâ ederse, elbette onun için o sünnetle amel edenlerin ecri kadar ecir vardır ki onların ecrinden hiçbir şey eksilmez.” (Sünen-i Tirmizî
HADİS-İ ŞERİRLER DEVAM 2 Allahü Teâlâ'nın rızâsı, baba ve ananın rızâsındadır.
Hadis-i Şerifler:
- Allahü Teâlâ'nın rızâsı, baba ve ananın rızâsındadır. Allahü Teâlâ'nın gazabı da ana babanın gazabındadır.
- Baba ve ananın rızâsını kazanan dünya ve âhiret iyiliğini kendisi için bir araya getirmiştir.
-İki günâh var ki, kişi bunların cezâsını dünyada görmeden ölmez: Biri, zulüm; diğeri, baba ve anasına eziyet etmektir.
Başka günâhlar affedilebilir, yahut cezâsı âhirete tehir edilir. Lâkin bu iki günâhın cezâsı dünyadayken başlar. Dikkat etmeli...
Rasûlullah şöyle buyurdu:
-"Mü'min, bir yılan deliğinden iki defa ısırılmaz. (İki kez aynı yanılgıya düşmez.)" (Buhârî, Edeb 83)
En son Admin tarafından Ptsi Mayıs 27, 2019 2:04 am tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
Kıyâmet günü, oruç tutanlar için altından bir sofra kurulur
“Kıyâmet günü, oruç tutanlar için altından bir sofra kurulur.
Diğer insanlar onlara bakarken onlar bu sofradan yerler.”
(Hadis-i Şerif, Kenzü’l-Ummâl)
Allah, gündüz günah işleyenin tövbesini kabul etmek için gece rahmet kapısını açık tutar
Ebû Musâ radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
“Azîz ve celîl olan Allah, gündüz günah işleyenin tövbesini kabul etmek için gece rahmet kapısını açık tutar; gece günah işleyenin tövbesini kabul etmek için gündüz rahmet kapısını açık tutar. Bu uygulama güneş batıdan doğuncaya kadar böylece devam eder.Müslim, Tevbe 31
Ebû Zer radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Allah Teâlâ’nın şöyle buyurduğunu haber vermiştir:
“Kim bir hayır işlerse, ona onun on misli vardır veya daha da artırırım. Kim bir kötülük işlerse, ona da onun misli vardır. Ya da tamamen affederim. Kim bana bir karış yaklaşırsa, ben ona bir arşın yaklaşırım; kim bana bir arşın yaklaşırsa, ben ona bir kulaç yaklaşırım. Kim bana yürüyerek gelirse, ben ona koşarak varırım. Kim bana hiçbir şeyi ortak koşmamak şartıyla dünya dolusu günahla gelirse, ben kendisini o kadar mağfiretle karşılarım.”Müslim, Zikir 22
Hadisi şerif : Abdest, namaz gibi günlük ibadetler işlenen küçük günahlara keffarettir. Belli bir ceza tayin edilmemiş suçlar yapılacak iyilik ve sevaplarla ortadan kaldırılabilir. Hud: 11/114’de olduğu gibi belli bir olay vesilesiyle vahyolmuş hükümler aynı türden olayların tamamı için geçerlidir. Başka bir ifadeyle sebebin özel olması hükmün genel olmasına engel değildir. Riyazussalihin tercümesi 152
Peygamber Efendimiz sav:“Söyleyin bakalım, müflis kimdir?” diye sordu.
Bir gün Peygamber Efendimiz sav. arkadaşlarıyla sohbet ediyordu.
Allah’ın elçisi, anlatmak istediği bir olaya arkadaşlarının dikkatini çekmek için böyle yapardı.
“Parası pulu olmayana müflis denir” dediler.
Bu tarif bir açıdan doğruydu. Ama âhiretteki iflâsı kapsamıyordu.
“Bir Müslüman kıyamet günü Allah’ın huzuruna çıkar.
Kıldığı namaz, tuttuğu oruç, verdiği zekâtlarla pek çok sevap kazanmıştır.
Ama kimine sövüp hakaret etmiş, kimine iftirâ atmıştır; onun malını yemiş, bunun kanını dökmüş, şunun canını yakmıştır.
Hesap görülmeye başlanınca, yaptığı ibadetlerinin sevabı hakaret ettiği, iftira attığı, canını yaktığı kimselere dağıtılmış, daha üzerindeki kul hakları bitmeden sevapları tükenivermiştir.
Başkalarına verecek sevabı kalmadığı için, haklarını yediği kimselerin günahı sırtına vurulmuş ve cehennemin yolunu tutmuştur.
İşte asıl müflis bu kimsedir.
” (Müslim,
Yedi Kişiyi Allah Rahmet Gölgesinde Gölgelendirir
H.Ş.: Allah'ın rahmet gölgesinden başka gölge bulunmayan kıyâmet gününde yedi kişiyi Allah rahmet gölgesinde gölgelendirir:
1- Adâletten ayrılmayan âmir (idâreci).
2- Allah'a ibâdete devam eden genç,
3- Mescitten çıkınca tekrar oraya dönünceye kadar gönlü mescide bağlı kimse.
4- Allah'ın rızası için birbirini seven ve ölünceye kadar birbirinden ayrılmayanlar...
5- Tenhada dili ve kalbi ile Allahü Teâlâ'yı zikredip gözleri yaşaran...
6- Güzel ve zengin bir kadın kendisini dâvet ettiğinde "Ben Âlemlerin Rabb’i olan Allah'tan korkarım" deyip reddeden kimse,
7- Sağ eliyle verdiğini sol eli bilmeyen; gizli sadaka veren kimse...(Muhtârül-ehâdis S: 84 No: 663)
Similar topics
» Arapça hadisi şerifler ve türkçe karşılıkları
» HADİS-İ ŞERİFLER
» Hadis-i Şerifler
» hadisi şerifler
» Hadis- i Şerifler Çok Önemli
» HADİS-İ ŞERİFLER
» Hadis-i Şerifler
» hadisi şerifler
» Hadis- i Şerifler Çok Önemli
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz