Fransızca Atasözleri ve Anlamları
Fransızca Atasözleri ve Anlamları
Fransızca Atasözleri ve Anlamları
Fransızca atasözleri ve anlamları. İşte birbirinden güzel fransızca atasözleri ile fransızca atasözlerinin anlamları.
Aç ayı oynamaz
Ventre affamé n’a pas d’oreilles
Akılsız başın cezasını ayak şeker
Quand on a pas de tête il faut avoir des jambes
Altın anahtar her kapıyı açar
Clé d’or ouvre toutes les portes
Astarı yüzünden pahalı
L’envers est plus cher que la face
Ava giden avlanir
Qui va à la chasse perd sa place
Az yağmur çok rüzgâr dindirir
Petite pluie abat grand vent
Bilgili insan iki insan demektir
Un homme averti en vaut deux
Bir ağızdan çıkan bin dile yayılır
Ce qui sort d’une bouche se répand sur mille langues
Bir taşla iki kuş vurulmaz
On ne tue pas deux oiseaux avec une seule pierre
Budalaca söze cevap verilmez
A sotte question point de réponse
Bugün gülen yarın ağlar
Qui rit vendredi pleurera dimanche
Borcunu ödeyen kâr eder
Qui paie ses dettes s’enrichit
Bugünkü işini yarına bırakma
Ne laisse pas à demain ce que tu peux faire aujourd’hui
Boş çuval ayakta durmaz
Sac vide ne tient pas debout
Çivi civiyi söker
Un clou chasse l’autre
Çok koşan çabuk yorulur
Qui se hâte reste en chemin
Dayak cennetten çıkmadır
La trique est sortie du paradis
Demir tavında iken dövülür
Il faut battre le fer pendant qu’il est chaud
Denize düşen yılana sarılır
Un homme qui se noie s’accroche à tout
Duvarın kulağı var
Les murs ont des oreilles
El etek öpmekle ağız aşınmaz
A baiser mains et pans de robe, les lèvres ne s’usent pas
Evdeki hesap pazara uymaz
Le compte fait à la maison ne ressemble pas à celui du marché
Fazla mal göz çıkarmaz
Abondance de bien ne nuit pas
Geç olsun güç olmasın
Mieux vaut tard que jamais
Girmezden evvel çıkacağını düşün
Avant d’entrer pense à la sortie
Gönül kimi severse güzel odur
C’est celle que le cœur aime qui est jolie
Görünenden görünmez çoktur
On cache plus de choses qu’on en montre
Gözden uzak gönülden uzak
Loın des yeux loın du cœur
Güç olan ilk adımdır
C’est le premier pas qui coûte
Gülü seven dikenine katlanır
Il n’y a pas de rose sans épines
Haber yoksa iyiliğe alamettir
Pas de nouvelles, bonnes nouvelles
Hakikat, fikirlerin çarpışmasından çıkar
Du choc des idées jaillit la lumière
Havlayan köpek ısırmaz
Chien qui aboie ne mord pas
Haydan gelen huya gider
Ce qui vient de la flûte s’en va vers le tambour
Hem ziyaret, hem ticaret
Commerce et visite à la fois
Her kafadan bir ses
Autant de têtes, autant d’avis
Herkes evinde efendidir
Charbonnier est maître chez lui
Herkesin kendine göre zayıf bir tarafı var
Chacun a son coté faible
Herkesin zevki başka başka olur
Chacun prend son plaisir différemment
Her parlayan altın değildir
Tout ce qui brille n’est pas or
Her şey vaktinde olmalı
Chaque chose en son temps
Her şeyin sonuna bakmalı
En toute chose il faut considérer la fin
Her yol İstanbul’a gider
Tous les chemins mènent à Istanbul (Rome)
Hiç bir şey olmayan hiç bir şey kaybetmez
Qui n’a rien ne perd rien
İç dedilerse, çeşmeyi kurut demediler
Si l’on a dit : bois ! on n’a pas dit, mets à sec la source
İki cambaz bir ipte oynamaz
Deux baladins ne dansent pas sur la même corde
İnsan her şeye alışır
On se fait à tout
İnsan ne ekerse onu biçer
On récolte ce que l’on a semé
İyı dost kara günde belli olur
Au besoin, l’on connaît le véritable ami
Kadının dileği tanrının emri
Ce que femme veut, dieu le veut
Kapalı ağıza sinek kaçmaz
A bouche close n’entre point de mouche
Kedi olmayan yerde fareler ciril oynar
Quand les chats manquent, les souris dansent
Kimine zararlı olan şey kimine faydalı olur
Ce qui nuit à l’un sert à l’autre
Kirli çamaşırları aile arasında yıkamalı
Il faut laver son linge sale en famille
Korku insana kanat verir
La peur donne des ailes
Körlerin memlektinde tek gözlüler kraldır
Au pays des aveugles les borgnes sont rois
Kurt anılınca kuyruğu duyulur
Quand on parle du loup, on voit sa queue
Kurt kurdu yemez
Les loups ne se mangent pas entre eux
Lokma çiynenmeyince yutulmaz
La bouchée ne peut s’avaler tant qu’elle n’a pas été machée
Para parayı çeker
Un sou amène l’autre
Rüzgâr esmeyince yaprak kımıldamaz
Tant que le vent n’a pas soufflé la feuille ne bouge pas
Rüzgâra tüküren yüzüne tükürür
Qui crache au vent se salit la figure
Sabreden derviş muradına ereşir
Tout vient à point à qui sait attendre
Sen çekil ben oturayım
Ote-toi de là que je m’y mette
Son gülen çok güler
Rira bien qui rira le dernier
Fransızca atasözleri ve anlamları. İşte birbirinden güzel fransızca atasözleri ile fransızca atasözlerinin anlamları.
Aç ayı oynamaz
Ventre affamé n’a pas d’oreilles
Akılsız başın cezasını ayak şeker
Quand on a pas de tête il faut avoir des jambes
Altın anahtar her kapıyı açar
Clé d’or ouvre toutes les portes
Astarı yüzünden pahalı
L’envers est plus cher que la face
Ava giden avlanir
Qui va à la chasse perd sa place
Az yağmur çok rüzgâr dindirir
Petite pluie abat grand vent
Bilgili insan iki insan demektir
Un homme averti en vaut deux
Bir ağızdan çıkan bin dile yayılır
Ce qui sort d’une bouche se répand sur mille langues
Bir taşla iki kuş vurulmaz
On ne tue pas deux oiseaux avec une seule pierre
Budalaca söze cevap verilmez
A sotte question point de réponse
Bugün gülen yarın ağlar
Qui rit vendredi pleurera dimanche
Borcunu ödeyen kâr eder
Qui paie ses dettes s’enrichit
Bugünkü işini yarına bırakma
Ne laisse pas à demain ce que tu peux faire aujourd’hui
Boş çuval ayakta durmaz
Sac vide ne tient pas debout
Çivi civiyi söker
Un clou chasse l’autre
Çok koşan çabuk yorulur
Qui se hâte reste en chemin
Dayak cennetten çıkmadır
La trique est sortie du paradis
Demir tavında iken dövülür
Il faut battre le fer pendant qu’il est chaud
Denize düşen yılana sarılır
Un homme qui se noie s’accroche à tout
Duvarın kulağı var
Les murs ont des oreilles
El etek öpmekle ağız aşınmaz
A baiser mains et pans de robe, les lèvres ne s’usent pas
Evdeki hesap pazara uymaz
Le compte fait à la maison ne ressemble pas à celui du marché
Fazla mal göz çıkarmaz
Abondance de bien ne nuit pas
Geç olsun güç olmasın
Mieux vaut tard que jamais
Girmezden evvel çıkacağını düşün
Avant d’entrer pense à la sortie
Gönül kimi severse güzel odur
C’est celle que le cœur aime qui est jolie
Görünenden görünmez çoktur
On cache plus de choses qu’on en montre
Gözden uzak gönülden uzak
Loın des yeux loın du cœur
Güç olan ilk adımdır
C’est le premier pas qui coûte
Gülü seven dikenine katlanır
Il n’y a pas de rose sans épines
Haber yoksa iyiliğe alamettir
Pas de nouvelles, bonnes nouvelles
Hakikat, fikirlerin çarpışmasından çıkar
Du choc des idées jaillit la lumière
Havlayan köpek ısırmaz
Chien qui aboie ne mord pas
Haydan gelen huya gider
Ce qui vient de la flûte s’en va vers le tambour
Hem ziyaret, hem ticaret
Commerce et visite à la fois
Her kafadan bir ses
Autant de têtes, autant d’avis
Herkes evinde efendidir
Charbonnier est maître chez lui
Herkesin kendine göre zayıf bir tarafı var
Chacun a son coté faible
Herkesin zevki başka başka olur
Chacun prend son plaisir différemment
Her parlayan altın değildir
Tout ce qui brille n’est pas or
Her şey vaktinde olmalı
Chaque chose en son temps
Her şeyin sonuna bakmalı
En toute chose il faut considérer la fin
Her yol İstanbul’a gider
Tous les chemins mènent à Istanbul (Rome)
Hiç bir şey olmayan hiç bir şey kaybetmez
Qui n’a rien ne perd rien
İç dedilerse, çeşmeyi kurut demediler
Si l’on a dit : bois ! on n’a pas dit, mets à sec la source
İki cambaz bir ipte oynamaz
Deux baladins ne dansent pas sur la même corde
İnsan her şeye alışır
On se fait à tout
İnsan ne ekerse onu biçer
On récolte ce que l’on a semé
İyı dost kara günde belli olur
Au besoin, l’on connaît le véritable ami
Kadının dileği tanrının emri
Ce que femme veut, dieu le veut
Kapalı ağıza sinek kaçmaz
A bouche close n’entre point de mouche
Kedi olmayan yerde fareler ciril oynar
Quand les chats manquent, les souris dansent
Kimine zararlı olan şey kimine faydalı olur
Ce qui nuit à l’un sert à l’autre
Kirli çamaşırları aile arasında yıkamalı
Il faut laver son linge sale en famille
Korku insana kanat verir
La peur donne des ailes
Körlerin memlektinde tek gözlüler kraldır
Au pays des aveugles les borgnes sont rois
Kurt anılınca kuyruğu duyulur
Quand on parle du loup, on voit sa queue
Kurt kurdu yemez
Les loups ne se mangent pas entre eux
Lokma çiynenmeyince yutulmaz
La bouchée ne peut s’avaler tant qu’elle n’a pas été machée
Para parayı çeker
Un sou amène l’autre
Rüzgâr esmeyince yaprak kımıldamaz
Tant que le vent n’a pas soufflé la feuille ne bouge pas
Rüzgâra tüküren yüzüne tükürür
Qui crache au vent se salit la figure
Sabreden derviş muradına ereşir
Tout vient à point à qui sait attendre
Sen çekil ben oturayım
Ote-toi de là que je m’y mette
Son gülen çok güler
Rira bien qui rira le dernier
Similar topics
» fransızca atasözleri ve türkçe okunuş - anlamları
» Fransız Atasözleri
» GÜZEL FRANSIZ ATASÖZLERİ
» Fransızca ZARFLAR
» FRANSIZCA KELİMELER VE ANLAMLARI
» Fransız Atasözleri
» GÜZEL FRANSIZ ATASÖZLERİ
» Fransızca ZARFLAR
» FRANSIZCA KELİMELER VE ANLAMLARI
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz